Tam isabet. Türk Dil Kurumu 12'den vurdu. 2025'in kelimesi "Dijital Vicdan" oldu. Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy da sosyal medyadan yaptığı bir paylaşımla duyurdu.

Dijitalleşme, getirdiği rahatlıklarla birlikte, ciddi problemlere de yol açtı. Büyük sıkıntılar var bu konuda. "Dijital Vicdan"ın 300 bin katılımcının oylarıyla yılın kelimesi seçilmesi de bunun bir göstergesi.

Yapılan tespitlere göre dijitalleşme, aynı zamanda vicdani körlüğe, çoraklığa, tek tipleşmeye yol açıyor. Tık alma uğruna her türlü rezillik sergileniyor. Her gün değişik örneklerini görüyoruz. Kimi, her türlü vicdani değeri ayaklar altına alıyor. Kimisi sosyal medyada bir takım paylaşımlar yaparak vicdanını rahatlatmaya çalışıyor. Kirlilik diz boyu.

Bu kirlilikle mücadele etmek de oldukça zor. Bir yerden engelliyorsunuz, diğer taraftan karşınıza çıkıyor. En çarpıcı örneği ise, suç örgütü oluşturup büyük bir vurguna imza attığı iddia edilen Ekrem İmamoğlu'nun durumu. Türkiye'deki sosyal medya hesapları engellendi. Bunun üzerine İtalya'ya taşındı. Oradan atışa devam ediyor...

Şaka gibi, ama son paylaşımında "Hizmetle dolu bir yılı geride bıraktık" dedi. Kendisini destekleyen medya organları da bunu paylaşıp yaydı.

Maalesef dijital ortamın sağladığı imkanlar hoyratça ve acımasızca kötüye kullanılıyor...

*Suç örgütlerine, onları yöneten ve yönlendirenlere alabildiğine övgüler düzülüyor. Hatta ilahlaştırılmaya çalışılıyor.

*Uyuşturucu kullanan, kullanılmasını yayan bir takım tipler, toplumun önüne rol model olarak konuluyor.

*Harama bile hile karıştırılıyor, rezillikler normalleştirilip doğallaştırılmaya uğraşılıyor.

*Değerler yıpratılıyor, kutsallara saldırılıyor. İyi ve güzel olan her şey kirletilmek isteniyor

*Kişilere organize saldırılar düzenleniyor. İnsan hakları gibi değerler ayaklar altına alınıyor.

*Gerçekler karartılıp gizleniyor. Algı operasyonları yapılıyor. Toplumlar, siyaset, insan eğilimleri ve geniş kitleler yönlendirilip yönetilmeye çalışılıyor. At izi it izine karıştırılıyor.