Bu başlığı attım, ama "çırpınma" kelimesinin yetersiz kaldığının farkındayım. Sadece çırpınmıyor. Hatta kendini paralıyor Eczacı Özgür Özel. Yanlış meslek seçmiş, bence avukat olmalıymış. Bu performansla çok yüklü ücret-i vekaletler alırdı.

Tutuklandığından beri işi gücü bıraktı, Ekrem İmamoğlu'nu aklamaya çalışıyor. Türkiye'yi gezip mitingler yapıyor, Ankara'da "İmamoğlu ofisi" açıyor. Şikayetçi sayısı yüz kişiyi, itirafçı sayısı 35'i aşmış. Üstelik bunların tamamına yakını CHP'liymiş. Her gün yeni bir iddia ve belge ortaya çıkıyormuş. Hiç önemi yok. Özgür Özel, kararlı bir şekilde hedefe kilitlenmiş koşuyor...

Son olarak Vahap Munyar'a konuşmuş...

Elinde bir anket varmış, onun sonuçlarını açıklamış. "Toplumun yüzde 70'i, Ak Parti ve Hükümet'in oluşturmaya çalıştığı 'Bunlar çalıyorlar' algısına inanmıyor" demiş!

Aslında, CHP'nin yapmaya çalıştığı tam da bu! Başından beri bunun için çırpınıyor. Bu amaç doğrultusunda bir politika yürütüyor. Ortaya bütün dökülenlere rağmen, "Hayır, Ekrem Bey de tutuklanan belediye başkanları da yapmaz, çalmaz, iftira bunlar" söylemini tekrarlayıp duruyor...

Ama mızrak çuvala sığmıyor, güneş balçıkla sıvanmıyor. Bırakın halkı, Kemal Kılıçdaroğlu başta olmak üzere CHP'liler bile gerçeği görüyor. Ama parti politikası işte! Hepsi yarım ağızla da olsa İmamoğlu'nu savunmak zorunda kalıyor. Dikkat edin: Savunmanın şiddeti de, savunanların sayısı da giderek azalıyor.

Sürdürülemez bu politika. Zaten böyle giderse belli bir noktadan sonra Özgür Özel de bu çabadan vazgeçecek.

"İddianame nerede" deniliyor. Dün yeni bir operasyon başladı ve 25 kişiyle ilgili daha gözaltı kararı verildi.

Bu ve ortaya çıkan fotoğraf, suçlanan yapının Türkiye'yi ahtapot gibi sardığını ortaya koyuyor. Eldeki veriler bomba gibi bir iddianamenin geleceğini gösteriyor.

O iddianame ortaya çıktığı zaman ne olacak

"Yok, hayır, biz bu iddianameyi de, ortaya konulan belgeleri de, şikayetçileri ve itirafçıları da kabul etmiyoruz"