BÜYÜK PROBLEM!
Sadece bizim değil, bütün dünyanın, çağımızın problemidir dijital ve sosyal medya. Herkes gibi biz de konuşuyor, tartışıyoruz ve daha da çok tartışacağa benziyoruz...
İlk bakışta önemli bir gelişme ve rahatlama alanı. Ama önü, arkası, dibi tam bir problem yumağı! Bir yandan hayat kalitemizi yükseltirken, diğer taraftan çok büyük tahribatlara yol açıyor. Bir problemi halletmeden yeni bir gelişme yaşanıyor, oraya koşuyorsunuz. Nereye kadar gidecek, başka nelerle karşılaşacağız, o da bilinmiyor!
Geleneksel medyanın oturmuş ahlaki değerleri ve hukuki bir alt yapısı vardı. Ama dijital medyada bir takım tedbirler alınmaya çalışılsa da çok büyük boşluklar var. Eğri oturup, doğru konuşmak gerekirse kuralsızlık hakim. Geçmişin western filmlerinde izlediğimiz gibi vahşi batıdan farksız!
En önemlisi ise, toplumun büyük kesimi ne olup bittiğinin, perde arkasında yaşananların pek de farkında değil.
Küresel şirketler cirit atıyor ortalıkta...
Kendi değerleri ve kuralları var. Geniş kitlelerin hak ve menfaatlerinin, büyük toplum kesimlerinin değerlerinin çok da umurlarında olduğu söylenemez. Hatta çoğu zaman o değerlerle savaş halindeler.
1)Büyük paralar kazanıyorlar.
2)Bunun vergisini ödemiyorlar.
3)Toplumları ve milletleri kendi menfaatleri doğrultusunda yönlendiriyorlar.
Mesela, biz minik Narin olayında kahrolup, "ne", "neden", "kim ya da kimler" gibi sorulara cevap ararken, bu onların hiç umurunda değil. Üstelik karartma bile yapıyorlar. Olayı çözecek mesajları ilgili makamlara vermiyorlar.
Sadece bu konuda değil, terör örgütleri, suç ve suçlularla mücadelemizde de çoğu zaman hiçbir yardım alamıyoruz. Bizim dijital vatanımızda diledikleri gibi at koşturup paralar kazanırken, yasalarımızı, güvenliğimizi, değerlerimizi, birliğimizi ve bütünlüğümüzü ayaklar altına alıyorlar.
Üzerlerine gidecek oluyorsunuz, bu defa büyük yaygara koparıp, saldırı başlatıyorlar. İçerden mebzul miktarda taraftar bulup, "sansür var",