Adam lazım adam!
Şu veya bu siyasi partiyi tutabilirsiniz. Hatta üyesi ya da yöneticisi de olabilirsiniz. Ancak, nerede bulunursanız bulunun, yanlışa "yanlış" diyebilmeniz lazım.
"Sirke baldan tatlıdır, benim üyelerim her zaman haklıdır" diyemezsiniz. O takdirde zaten yaptığınız iş menfaat birlikteliği olur. Siyasi partilerin ise bir duruşları, tüzük ve programları, iç ve dış gelişmelere bakışları vardır.
Yıllardır hep tekrarlıyorum: Bu ülkenin o veya bu siyasi partiyi tutanlara değil, değer sahibi, ilkeli, şahsi çıkarlarını ülke menfaatinin üzerinde tutmayan insanlara ihtiyacı vardır.
Amorf bir yapının faydası yok Türkiye'ye!
Buna rağmen, maalesef son günlerde "Benden olsun da çamurdan olsun" anlayışının giderek yayıldığını görüyoruz. Siyasette de ciddi bir problem haline geldi bu anlayış. Bu, hepimiz ve ülkemiz için büyük bir tehlike. İşte o yüzden iyi ve doğru örnekleri öne çıkarıp desteklemek zorundayız.
Geçtiğimiz günlerde, Ak Parti İzmir Bayraklı Meclis Üyesi Latif Aydemir, garip laflar etti. Kadın cinayetleri ile ilgili olarak şöyle dedi:
-Bir kısım bayanlar olmak üzere, erkeklerin çoğunda öldürenler kadar ölenler de suçludur.
Tek kelime ile saçmaladı.
Ak Parti Genel Başkan Yardımcısı Hamza Dağ da kesin ihraç talebi ile disipline sevk edildiğini açıkladı:
-Şiddet, hiçbir hali ve şekliyle kabul edilemez.
Olması, yapılması gereken buydu zaten.
Bir başka örnek de Rize'de yaşandı. Millet "boykot" diye bağırırken, Türkiye İsrail ile bütün ticari ilişkilerini kesmişken, Ak Parti teşkilatı üyeleri ve belediye başkanlarından bazıları Burger King açılışına katıldı. Orada çok çirkin görüntüler ortaya çıktı. Açılış sırasında "Kahrolsun İsrail" diye bağıran bir akademisyen darp edildi.
Ortaya çıkan görüntü, yenir yutulur, kabul edilebilir gibi değildi. Üstüne bir de açılışta kurdele kesip görüntü veren İyidere Belediye Başkanı'nın hepimizle alay edercesine söylediği "Ben orada hiç yemek yemedim, yeseydim İsrail'e destek vermiş olurdum"