Altın 10 bin dolar olsa
Medyada sıkça yer alan ekonomi haberlerinden biri de milli servet (varlık) dağılımının her yıl daha eşitsiz hale geldiğidir. Servet dağılımında zenginlerin payı artıkça, milli gelir dağılımı da aynı yönde değişmektedir. Bu da "hayat pahalılığı" yaratmaktadır. Bu yazının amacı bu olgunun doğuş sebebini açıklamaktır. Önce tanımları yapalım. Varlık tanımı içine, taşınmaz (gayrimenkul) veya taşınabilir (menkul) fiziki veya kaydi "servet biriktirme araçları" girer. Arazi, arsa, bina, makine, teçhizat, zirai veya sınai emtia, altın ve sair kıymetli madenler ile sanat eserleri fiziki varlıklardır. Taşınabilir varlıklar (menkul değerler) denince de arkasında fiziki varlık olan hisse senetleri, tahviller ve sair alacak senetleri anlaşılır. Sınai mülkiyet hakları (patentler ve markalar) da menkul değerler arasındadır. Son zamanlarda ortaya bir de "dijital" varlıklar çıktı. Bunların en ünlüsü de şu günlerde tanesi 100 bin dolara satılan "Bitcoin" dir. "Hayat pahalılığı" ise halkın gelir artış oranının enflasyonun (TÜFE) altında kalmasıdır. Pek tabii, pahalılık düşük ve orta gelirliler için geçerlidir. 300 milyon varlığı 3 milyon lira aylık akarı olan bir ailenin, gelirinde bu yıl enflasyon kadar artış olmamasına, onlar için de "hayat pahalandı" denemez. Esasen bu kabil izafi değerlemeler, yıllık değil en az beş yıllık dönemler itibarıyla yapılmalıdır.
KAPİTALİZMİN SİSTEMİK DEFOSU
Liberal veya neoliberal kapitalizmin genetik yapısı içinde, milli gelir dağılımını eşitsiz hale getiren "sistemik bir hata" vardır. Sistemik hata, sistemin işleyişinden doğan hata demektir. Hatanın ortaya çıkış sebebi, dışta değil içtedir. Yani bozulmanın nedeni, ahireti önceleyen bir din, yaygın ahlaksızlık veya kötü yönetim değildir. Bunlar da hayat pahalılığı yaratır. Ama bunlar olmasa da kapitalizm, kendi diyalektiği icabı eşitsiz gelir dağılımı yaratır. Sebep, "varlık fiyatları enflasyonu"nun "mal ve hizmet fiyatları enflasyonu"ndan (TÜFEÜFE) yüksek seyretmesidir. Arz ve talep kanununa göre, fiyatı artan malın talebi düşer. Bu kanun, varlık fiyatları için pek geçerli değildir. Eğer varlık fiyatlarının artışı, varlık almak isteyenlerce "ileride daha da artacak" diye yorumlanırsa, fiyat karşılaştırması "dünkü-bugünkü" değil