Son dönemde İsrail, Güney Kıbrıs Rum Yönetimi ve Yunanistan'ın Türkiye'ye karşı askerî bir ittifak kurduğu, hatta Ankara'yı denizden ve havadan çevrelemeyi hedeflediği iddia ediliyor. Açıklamalar sert, benzetmeler iddialı, manşetler çarpıcı. Ancak savunma ve güvenlik meselelerinde asıl belirleyici olan niyetler değil, milli güç kapasitesidir. Sözde ittifakEnvanterinde yaklaşık 45 adet devriye botu bulunan İsrail donanması Türkiye gibi bölgesel ölçekte güçlü bir deniz kuvvetini çevreleyecek kapasitede değildir. Özellikle açık deniz hakimiyeti sağlayacak ağır sınıf muhripler veya güçlü fırkateyn filoları yoktur. Devriye botlarıyla, binlerce kilometrelik bir deniz alanında, ana karaya dayalı büyük bir donanmayı kuşatamazsınız. Açık denizlerde uzun süreli güç projeksiyonu, ağır platformlar, sürekli ikmal ve derin lojistik gerektirir. İsrail donanmasının mevcut yapısı bu tür bir görev için son derece yetersizdir. Güney Kıbrıs bir varmış bir yokmuşİttifakın ikinci ayağı olarak gösterilen Güney Kıbrıs Rum Yönetimi'ne bakıldığında tablo daha da nettir. Bizim belediye zabıtalarımızın sayısı ve niteliği Güney Kıbrıs'ın orducuğundan daha büyüktür. Askerî kuşatma dediğiniz şey; sadece silah yerleştirmekle olmaz. Süreklilik, ikmal, ağır platformlar gerekir. Güney Kıbrıs bu unsurların hiçbirini tek başına sağlayabilecek durumda değildir. Bu nedenle Güney Kıbrıs, askerî anlamda bir cephe değil, daha çok siyasi figüran olarak sahnededir. Ege'de Türkiye konuşurGelelim Yunanistan'a. Yunan donanmasında lojistik ve ikmal dahil yaklaşık 50 civarında savaş gemisi bulunmaktadır. Türkiye'nin ise yaklaşık 250 savaş gemisi bulunan, bölgesel ölçekte güçlü ve çok katmanlı bir donanması vardır. Bu fark yalnızca sayısal değildir; doktrin, görev çeşitliliği ve harekatı sürdürebilirlik bakımından üstünlük oluşturur. Türk donanması; fırkateynler, korvetler, denizaltılar, amfibi unsurlar ve giderek artan insansız deniz ve hava sistemleriyle 214 bin kilometrekarelik Ege ve Doğu Akdeniz gibi dar, karmaşık ve ana karaya yakın denizler için yapılandırılmıştır. Bu coğrafyada ana karaya dayalı lojistik, en büyük güç çarpanıdır. Yunanistan ise dağınık adalar, uzun ikmal hatları ve yüksek lojistik maliyetlerle karşı karşıyadır. "Ege'yi geçilmez yapacağız" rüyasıBelgelerde de yer aldığı
üzere Yunanistan'dan zaman zaman "adaları silahlandıracağız", "Aşil'in Kalkanı kuracağız", "Ege'yi geçilmez yapacağız" gibi iddialı açıklamalar geliyor. Deniz ve hava kontrolü kaybedildiğinde, adalar üzerindeki ileri savunma hatları hızla