Türkiye'de bireysel silahlanma, yeni bir mesele değil. Osmanlı döneminden bu yana, özellikle kırsal bölgelerde silah taşımak bir güç, bir statü göstergesi olarak görülüyordu. Avcılık, kan davaları ve "namus" algısı, bireysel silahlanmayı besleyen kültürel unsurların başında geldi. Cumhuriyet'in ilanından sonra devlet, silah edinimini yasal çerçeveye oturtmaya çalıştı. 1954 tarihli 6136 sayılı "Ateşli Silahlar ve Bıçaklar ile Diğer Aletler Hakkında Kanun", bireysel silahlanmaya getirilen en önemli düzenleme oldu. Ancak bu yasaya rağmen, ruhsatsız silah edinimi yıllar içinde artmaya devam etti. Özellikle 1980 sonrası dönemde, siyasi çatışmalar, terör olayları ve kırsaldaki güvenlik kaygıları, bireylerin silaha yönelmesini hızlandırdı. Bugün varılan noktada ise mesele, sadece kırsalın değil, büyük şehirlerin de gerçeği haline geldi.

TÜRKİYE'DE KAÇ SİLAH VAR

Resmî rakamlara göre Türkiye'de yaklaşık 627 bin ruhsatlı silah var. Ancak asıl mesele ruhsatsız olanlar. Türkiye'de ruhsatsız silah sayısının 36 milyon civarında olduğu tahmin ediliyor. Bir başka deyişle: Her ruhsatlı silaha karşılık dokuz ruhsatsız silah düşüyor. Bu da şu soruyu gündeme getiriyor: Bu kadar silah kimin elinde, ne için kullanılacak Çoğu kişi silah aldığında "kendimi korumak için" diyor. Ancak rakamlar başka bir tablo çiziyor. Son 10 yılda 34 binden fazla silahlı şiddet olayı yaşandı. Bu olaylarda 21 binden fazla insan hayatını kaybetti, 31 binden fazla kişi yaralandı. Sadece 2023'te yaşanan 3.773 silahlı vaka, 2.318 ölü ve 3.820 yaralı bıraktı geride. Cinayetlerin %60'ında ateşli silah kullanıldı. O halde şu soruyu sormak kaçınılmaz: Silah, gerçekten güvenlik mi sağlıyor, yoksa yeni ölümlere mi yol açıyor

ÇOCUKLARIN BALKONDAKİ ÖLÜMÜ

Bu sorunun cevabını rakamların ötesinde, günlük hayatın trajedilerinde görüyoruz. Samsun'da bir düğün konvoyunda havaya ateş açıldı, mermi kilometrelerce ötede 12 yaşındaki bir çocuğun balkonuna isabet etti. Çocuk, hiçbir suçu yokken hayatını kaybetti. İstanbul'da bir baba, evdeki tartışmada çektiği tabancayla eşini ve çocuğunu vurdu. Adana'da trafikte yol verme kavgası, ruhsatsız silahla kanlı bitti. Gaziantep'te gençler arasında şaka olsun diye çekilen "boş" tabanca, bir gencin hayatına mal oldu. Ve daha pek çok örnek. Her biri farklı şehirlerde yaşandı ama ortak noktaları şu: Eğer ortada silah olmasaydı, bu insanlar bugün hayatta olabilirdi.