Geçtiğiniz hafta Dünya Sağlık Örgütü tarafından 'Türkiye Tütün Kontrolü'nü konu alan bir toplantıya davet edildim. Toplantıda Dünya Sağlık Örgütü bünyesinde tütünle mücadele dahil bulaşıcı olmayan kronik hastalıklar konusunda çok takdir etiğim çalışmalara imza atmış Prof. Dr. Toker Ergüder ve milletvekilimiz Müşerref Pervin Tuba Durgut, tütünle mücadelede tarihe geçmiş adımların sahibi kardiyolog Prof. Dr. Cevdet Erdöl ile de görüşme imkânım oldu. Beni en çok heyecanlandıran ve sevindiren Türk Kardiyoloji Derneği'mizin başkanı Prof. Dr. Muzaffer Değertekin ile yaptığım görüşme ve başkanımızdan gelen teklifle Prof. Dr. Barış Güngör arkadaşımın başında olduğu koruyucu kardiyoloji ve ateroskleroz çalışma grubuna dahil edilmemdi. Gurur duyduğum bu faaliyetin her fırsatta ısrarla savunduğum koruyucu kardiyolojinin önemini belirtmemde benim için değeri ölçülemez bir katkısı olacak. Hemen yapacağımız projelerle ilgili fikir alış-verişine başladık bile. Ayrıca derneğimizin bu toplantıya yöneticiler seviyesindeki katılımı da önemli bir desteği gösteriyordu. Koruyucu kardiyolojide önlenebilir bir risk faktörü olarak tütün ürünlerinden uzak durmak inkâr edilemez olduğu için bu desteğin önemi de çok.

Sigarayı bırakmanıza sebep

Yaşlanmayı hızlandıran ve bu etkisini de en belirgin olarak aynaya bakıldığında hemen göze çarpacak şekilde cilt üzerinde gösteren sigara bu etkisine ek olarak vücuda o kadar çok zarar veriyor ki neredeyse saymakla bitmez nitelikte. Dişlerde biriken katrana bağlı kahverengi, siyah lekeler ne yazık ki akciğer ve hava yollarında da oluyor. Hücrelerin DNA'sını bozan, kanseri önleyen genleri işlemez hale getiren sigara kanser oluşumuna davetiye çıkarır. Kolesterol dengesini bozar, trigliseridin yükselmesine, HDL'nin düşmesine yol açar. Damarların iç yüzeyini döşeyen tabaka olan endotelin yapısını bozar. Adrenalin deşarjı ile aritmiye, yüksek tansiyona, kalp damarlarında koroner spazma yol açar. Kalp damar hastalıkları, KOAH, kanser gibi hastalıkların oluşumunda rol oynayan sigara neden bir türlü bırakılamıyor Neden bunları bilerek hâlâ içmeye devam edenler var. Toplantıda bu detaylar da konuşuldu. TKD Başkanı Prof. Değertekin hocamızın da belirttiği gibi farkındalığı artırmada umudumuzu yitirmeden insanları uyarmaya ve bilgilendirmeye devam etmeliyiz. Bırakmaya çalışanlara yardım etmeli ve sürdürülebilirliği sağlamalıyız. Bilimsel gücümüzden faydalanmalı özellikle bu bağımlılık başlamadan önce gençlerimizi iyi korumalıyız.