Sözde Cinsiyet Özgürlüğü ve İnsanlık Dejenerasyonu

Yüce Allah insanı kadın ve erkek olmak üzere iki farklı cinsiyette yaratmıştır. Allah'ın yaratılıştaki bu takdirine fıtrat denir. İnsan fıtri açıdan fizyolojik ve psikolojik nitelikleri içermektedir. Dolayısıyla asla birbirine karıştırılıp-benzetilmeye çalışılamayacak özelliklere sahip iki karşı cinstir. Dini ve toplumsal alanda kritik değerleri olan bu durum, özellikle insan ırkının devamı ve aile kurumunun korunması açısından düşünüldüğünde daha iyi anlaşılır. Aile; kişilerin toplumsal yaşama hazırlandığı bir varlık alanı olarak her anlamda kendini hissettirdiği temel bir kurumdur. Aile kurumunun zarar görmesi ve yozlaşması birçok problemlere, nihayetinde toplumsal facialara yol açabilmektedir. Başka bir ifadeyle, zihin ve beden açısından sağlıklı ve mutlu ortamda yetişen insanlar, uyumlu ve huzurlu olabilmektedir. pushfn('ads'); İSLAM'IN MAKÂSIDÜ'Ş-ŞERİ'Â TEDBİRLERİ Bunun farkında olan dini ve kültürel oluşumlar, aile söz konusu olunca daha dikkatli davranmakta ve konuya daha ciddi eğilmektedirler. Örneğin İslam dini açısından insanı ilgilendiren bu hususlar, makâsıdü'ş-şeri'â çerçevesinde ele alınır. Bunlar; can, mal, akıl, nesil ve din olmak üzere beş temel unsuru içermektedir. Bu kurallar bireylerin toplumun iç ve dış yapısının devamı ve güvenliği açısından olmazsa olmazıdır. İslam bütün insanlar için bu beş hususu korumayı ve güvence altına almayı ilke edinmiştir. Bahse konu cinsiyet meselesinde her ne kadar tartışmaların odağında yer almak istemeseniz de modern eğitim ve iletişim araçlarıyla bir şekilde önünüze gelebilmektedir. Bu tartışmanın kadim köklerinin olduğunu ve insanlık tarihinin hemen her döneminde de benzer tartışmaların yer aldığını söyleyebiliriz. Konunun fizyolojik ve psikolojik yönleri yanında toplumsal ve kültürel yansımalarının da olduğu açıktır. Toplumda cinsiyetin bir "özgürlük alanı" olduğu, fertlerin tercihlerine bırakılması gerektiğini düşünen belli kesimler olmakla birlikte, toplumun genelinde bu tarz yönelim veya tercihlerin özellikle de her açıdan ciddi tehlike teşkil edeceğini düşünüp ona göre tavır alanlar çoğunluktadır. pushfn('ads'); ÖZGÜRLÜK KILIFIYLA CİNSİYET İSTİSMARI Net olarak ifade etmek gerekirse, cinsiyet krizi; "kişisel özgürlük ve bireysel tercih" gibi tanımlamalarla anormal bir durum-yönelim olarak kapitalizmin ana umdesi tüketim çılgınlığının bir unsuru olarak sıcak tutulduğu ve her fırsatta sanki "normal bir durummuş" gibi pazarlanmaya çalışıldığı görülmektedir. Ayrıca daha fenası, mütedeyyin ve dindar kesimlerde de zaman zaman bu hususun karşılık bulduğu adeta normal bir yaratılışmış gibi değerlendirmeler yapıldığı "kişisel özgürlük alanı" olarak ifade edildiği görülmektedir. Bu konunun özellikle film ve dizi sektörü ile canlı tutulmaya çalışıldığına şahit olmaktayız. Tartışma götürmeyen bu mevzunun yaratılışa uygun olmadığı özellikle de insan bedenini ve ruhunu iğfal etmekten başka bir şey olmadığı net olarak ortadadır. Bu duruma maruz kalan bireylerin,