TARİHİ binaların sessizliği, içlerine sanat girince değişir.
Buna çok inanıyorum.
İzmir'de Kordon'da Fransız Konsolosluğu'nun önünden geçerken hep bu duyguyu taşımıştım.
Yıllar sonra Lucien Arkas, konsolosluğu restore etti ve burayı Arkas Sanat Merkezi'ne dönüştürdü.
Lucien Arkas
O dönem kente bir sanat merkezi kazandırmak fikri, bugün baktığımızda yalnızca bir "kurum yatırımı" değilmiş.
Meğer kolektif bir vizyonun ilk adımıymış.
2019 yılındaki Picasso sergisi hâlâ akıllarda.
O sergi, İzmir'de bir sanat etkinliğinin ne kadar geniş kitlelere ulaşabileceğini gösterdi. Ziyaretçi rekoru kırıldı, kent bir sergiyle nefes aldı.
Sonra devamı geldi.
Haberin DevamıArkas Deniz Tarihi Merkezi, Arkas Sanat Urla, Bornova'daki Arkas Mattheys Köşkü, Çeşme'deki Arkas Sanat Alaçatı...
Ve son olarak Ayşe Mayda Köşkü; "Arkas Sanat Göztepe" adıyla İzmir'in kültür haritasına işlendi.
Burada kalıcı Türk ressamları sergisi olacak.
Gezdim, gördüm.
Hoca Ali Rıza da var; Halil Paşa da, Nazmi Ziya da, İbrahim Çallı da, Şevket Dağ da...
Lucien Arkas'ı 70'lerin sonundan beri tanırım.
Benim için her zaman ilham verici olmuştur.
Dedi ki.
"Ben algıyı değiştirmeye çalışıyorum. Bir sanat değeri, anlayışı olması için çalışıyorum. Sanatın ayrı bir değeri var. Çocuklara, gençlere o sanatı gösterirseniz onu sevebilirler. Görmedikleri bir şeyi sevemezler. Sahip olduğumuz değerleri paylaşmaktan, özellikle gençlere ulaştırmaktan çok mutluyum."
Onu en yakından bilenlerdenim.
Tutkusunu da, titizliğini de...
İşine bir sanatçı inceliğiyle yaklaşır.
"Ben sanatı, tarihi, mimarisi güzel olan eski yapıları severim. Dört duvar beton yaparsınız ama bina, içinde sergilediğiniz eserlerin ruhunu yansıtmaz. Bir taşı bile ruhuyla göstermek gerekir. Eski köşkler eserlerin ruhunu çok iyi yansıtıyor" dediğinde ne hissettiğini biliyorum.
Haberin DevamıBir sergiyi gezerken sadece bir tabloya bakmıyoruz artık; aynı zamanda bir tarihe, bir kentin belleğine, bir medeniyetin izlerine dokunuyoruz.
Ve ben hep şunu düşünüyorum.
Sanat, yalnızca resim ya da heykel değildir.
Sanat, bir şehri değiştiren en sessiz ama en güçlü devrimdir.
İzmir'de yaşanan da tam olarak budur.
VARLIK PAYLAŞMAK İÇİNDİR
Lucien Arkas'ın şu sözü üzerine biraz düşünün.
"Varlık paylaşmak içindir. Paylaşmayı seviyorum. Benim tek beklentim bizden sonraki nesillerin bu yaptıklarımızı konuşmaları, anlatmaları... Bu benim için yeterlidir."
Bakın bu söz, bizim ülkemizde kolay kolay duyacağınız bir söz değildir.
Çünkü bizde varlık genelde saklanır, korunur, gösterilir.
Ama paylaşılmaz.
Haberin DevamıLucien Arkas, bunun tam tersini yapıyor.
Köşkler restore ediyor, müzeleraçıyor, sanat eserlerini getiriyor.
Ve bütün bunları bir gün çocukların, gençlerin görebilmesi için yapıyor.