YASADIŞI bahis artık sosyolojik bir mesele.

Çünkü bu sadece oynayanı değil, çevresindeki herkesi etkiliyor. Aileleri parçalıyor, dostlukları bitiriyor, gençlerin geleceğini ipotek altına alıyor. Daha da önemlisi, toplumun adalet duygusunu zedeliyor. Bir maçın skorunu, bir oyuncunun performansını, hatta bir pozisyonu bile manipüle edebiliyor. Sporun ruhuna, adaletine ve heyecanına zarar veriyor. Artık sadece futbol değil; basketbol, e-spor, hatta reality show'lar bile bahis konusu. Yani bu mesele, "sporun keyfi" değil, "hayatın akışı" haline gelmiş durumda. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın bu konuda yaptığı uyarı çok önemliydi. "Nice ocağı söndüren bu bela daha da çetrefilleşmeden kökünün kurutulması gerekliliğinin bilincindeyiz." Artık mesele sadece polis takibiyle, yasa düzeniyle çözülecek bir konu değil. Çünkü sanal kumar ve yasadışı bahis, cep telefonlarımızın içinden giriyor hayatımıza. Kimi zaman bir uygulama, kimi zaman bir link, kimi zaman bir sosyal medya paylaşımı... Ve işin en tehlikeli kısmı şu... Oyun gibi başlıyor, bağımlılıkla bitiyor. MASAK, emniyet ve yargı teşkilatı bu süreçte aktif takipte. Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz başkanlığında hazırlanan eylem planı, bu belayla mücadelede yeni bir sayfa açabilir. Ama bu planın başarılı olabilmesi için sadece devlet değil, toplumun tamamı elini taşın altına koymalı. Çünkü mesele sadece yasa dışı bir ekonomi değil, gençleri, aileleri, toplumsal dengeleri koruma meselesi. Yasadışı bahis, kazandırmıyor... Tam tersine, kaybettiriyor.

Ferdi Zeyrek'in ismi yaşatılacak

FERDI Zeyrek'i çok genç yaşta ve talihsiz bir kazayla kaybettik. Bütün Manisa Zeyrek'i uğurladı. Son yıllarda gördüğüm en kalabalık cenazelerden biriydi. Kızı Nehir babası gibi mimar olacak, üniversite sınavında Yeditepe Üniversitesi mimarlık fakültesini kazandı. Bütün bu gelişmeleri bizler de takip ettik. Şimdi de Ferdi Zeyrek'in ismini yaşatacak bir vakıf kuruldu. Açılış törenine CHP Genel Başkanı Özgür Özel de katıldı. Ve dedi ki... "Ferdi siyaset üstü bir hizmet anlayışına sahipti. Tüm partilerin yöneticileriyle birlikte bu vakfın arkasında durmamız gerekir." Zeyrek'i yakından tanıdım, gerçekten de siyaset üstü bir anlayışı vardı. Vakfın ilk hedeflerinden biri öğrencilere burs verilmesi ve gurbetteki Manisalı gençlere destek olunması... Yani eğitime destek vermek için kurulmuş bir vakıf... Gücü olan herkesin desteği lazım. Çocuklarımız, gençlerimiz okusun diye...

Bu toplumun empati sınavıdır

BENI de üzen olaylardan biriydi. Hatırlayacaksınız. Marmaray durağında iki çocuğuyla trene binen baba darp edilmişti. Aslında atılan o yumruk daha fazla zarar da verebilirdi. Ama asıl zararı o iki küçük çocuğa vermiştir. Çünkü o yaşta yaşanan travmalar hayat boyu unutulmaz. Kasten yaralama suçundan bir süre tutuklu kaldıktan sonra tahliye edilen sanık ile ilgili mahkeme bir karar verdi. "Haksız tahrik altında kasten yaralama" suçundan 1 yıl 5 ay hapis cezasıyla cezalandırdı. Mahkeme, sanığın geçmişte kasıtlı bir suçtan mahkum edilmemiş olması ve duruşmadaki tutum ve davranışları nedeniyle yeniden suç işlemeyeceği yönünde olumlu kanaat getirdi. Bu nedenle, ceza için hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilerek sanık 5 yıl süreyle denetim altına alındı. O anın görüntülerini izleyen herkesin içi sızladı. Ama en çok da o iki küçük çocuğun gözlerindeki korku kazındı hafızalarımıza. Çünkü bazen bir yumruk, sadece bir insana değil; bir çocuğun güven duygusuna da iner. O yaşta yaşanan bir travma kolay silinmez. Çocukluk travması, sadece o günün değil, geleceğin de hikayesini değiştirir. Kağıt üzerinde her şey hukuk düzenine uygun görünebilir. Ama bazen mesele, sadece kanun maddeleriyle ölçülemez. Çünkü o kararda bir babanın onuru, iki çocuğun güveni, bir toplumun adalet duygusu saklı. O yüzden, böyle olayları sadece "bir darp vakası" olarak görmemeliyiz. Bu, aynı zamanda bir toplumun empati sınavıdır.