Bugün biraz İzmir konuşalım

İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin, İzmir Planlama Ajansı (İZPA) aracılığıyla şehrin geleceği için yaptığı çalışmaları önemsiyorum. "Nasıl Bir İzmir" başlığı altında, 2074 yılına kadar uzanan bir vizyon planı üzerinde çalışıyorlar. Bu çaba, sadece İzmir için değil, aslında Türkiye'nin genel geleceği için önemli.

Ama bir konu var ki, İzmir gibi şehirlerin uzun vadeli planlamaları, yerel yönetimlerin ötesine geçmeli.

Burası Türkiye'nin geleceğini şekillendirecek en kritik şehirlerden biri. İstanbul'u ayrı bir kenara koyuyorum. Onun yeri zaten belli. Ama İzmir, hem Ege Bölgesi'nin dinamosu hem de Türkiye'nin modern yüzü olarak, bu ülkenin geleceğinde çok özel bir rol oynayabilir.

Bunun için İzmir'de yapılan vizyon çalışmalarının mutlaka ulusal bir perspektife taşınması gerekiyor. İzmir'in geleceğiyle ilgili alınacak kararlar, yerel yönetimlerin çabalarıyla sınırlı kalmamalı. Bu vizyon, devletin en üst kademesiyle paylaşılmalı. Hatta Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın desteği alınarak ulusal politikalarla entegre edilmeli.

Şunu açıkça söyleyeyim.

İzmir'in geleceği bir siyaset meselesi değildir, olmamalıdır. İzmir, bu ülkenin ortak değerlerinden biridir. Stratejik önemi de buradan gelir. O yüzden bu şehir için yapılacak uzun vadeli planlar, günlük siyasi hesaplara kurban edilmemeli.

Haberin Devamı

"Nasıl Bir İzmir" panel serisinin beşinci ayağı "Bölgesel Kalkınma ve Kentsel İnovasyon" başlığıyla düzenleniyor. İşte bu panelde tartışılacak konular, tam da İzmir'in sadece Ege Bölgesi'ni değil, tüm Türkiye'yi nasıl ileriye taşıyabileceğini gösteriyor. Bölgesel kalkınmanın ve sosyal inovasyonun nasıl bir aracı olabileceği konuşulacak. Kritik altyapılar ve kentsel hizmetlerin daha sürdürülebilir hale getirilmesi masaya yatırılacak.

Ama bu çalışmalar ne kadar değerli olursa olsun, ulusal bir planlamayla desteklenmezse İzmir'in potansiyelini tam anlamıyla ortaya koymak mümkün olmaz.

Neden İzmir

Bazen soruyorlar: "İzmir bu kadar önemli mi" diye.

Evet, önemli. Çünkü İzmir, sadece İzmir değildir. İzmir bir simgedir. Modernliğin, yeniliğin ve geleceğe dönük bakış açısının simgesidir. Türkiye'nin, bölgesinde lider bir ülke olması için İzmir gibi şehirlerin kalkınması şarttır.

İzmir tarımda, teknolojide, inovasyonda gerçekten önemli işlere imza atan bir şehir Ama bu alanları daha da geliştirmek bizim elimizde. Bu sadece İzmir'e değil, tüm Türkiye'ye yayılacak bir gelişim demektir.

Haberin Devamı

İzmir'in geleceği hakkında yapılan çalışmaların kıymetini biliyorum. Ama diyorum ki, bu çalışmalar, devletle paylaşılmalı ve ulusal politikalarla desteklenmeli. Çünkü İzmir gibi şehirlerin kalkınması sadece yerel yönetimlerin omzuna yüklenemez.

Eğer İzmir'in stratejik planlaması siyaset üstü bir mesele olarak ele alınırsa, bu şehir sadece Türkiye'nin değil, dünyanın dikkatini çeken bir model şehir haline gelir.

İzmir'in geleceği, Türkiye'nin geleceğidir. İşte bu kadar basit.


Hayat 90 dakikadan ibaret değil

Evet, futbol güzel bir oyun. Tutkuyla bağlanılan, renklerle birleşilen, dostlukla heyecanı harmanlayan bir spor. Ama bir ülkenin bütün enerjisini, tartışmalarını, gençlerin hayallerini bu oyunun içine hapsetmek ne kadar doğru

Haberin Devamı

Transfer dedikoduları, maç sonuçları, hakem kararları...Geleceği tartışmaktan, hayal kurmaktan uzak bir yoğunluk.

Sorun futbolda değil. Sorun, futbolun hayatımızda fazlasıyla merkezileşmesinde.

Siyaseti, toplumsal sorunları, yapısal meseleleri konuşmamayı bir "ferahlama" olarak algılıyoruz belki. Ama bu sessizlik, gündemin futbol tarafından işgal edilmesine yol açıyor. Evet, siyaset konuşmak yorucu, toplumsal meselelerle uğraşmak karmaşık. Ama bunu tamamen bırakmak, gençlerin geleceğini de tartışmayı bırakmak anlamına geliyor. Ve işte o zaman, farkında olmadan onları yalnızca futbol dünyasına sıkıştırıyoruz.