BAZI haberler vardır, büyük manşetlerle çıkmaz.

Ama altını çizdiğinizde görürsünüz.
Yeni bir başlangıcın da adımıdır.
Geçtiğimiz günlerde İstanbul'da gerçekleşen SKAL Türkiye Seçimli Genel Kurulu'nda yaşanan da bir değişimin habercisiydi.
Uluslararası SKAL Dernekleri Federasyonu (USDF), tarihinde ilk kez başkanlık koltuğuna İzmir'den bir isim getirdi:
Emre Gezgin.
Emre ile yollarımız Saint Joseph sıralarına dayanır, okuldaşız.
Ve Emre
Bugün dünyanın 86 ülkesinde 300'den fazla kulübü, 12 bini aşkın üyesi olan dünyanın en köklü turizm STK'sının Türkiye Başkanlığı'na oybirliğiyle seçildi.
Bu sadece bir kişisel başarı değil.
Bu, İzmir'in uluslararası turizmde yeniden ses verdiği bir andır.
Emre Gezgin bu koltuğa tesadüfen gelmedi.
12 yıldır SKAL'ın içindeydi.
Ödüller aldı, uluslararası dergilere çıktı.
Ama onun farkı başka bir yerdeydi.
Kâr amacı gütmeyen ama anlam taşıyan işlerdeydi.
Engelsiz turizmi önceledi.
Urla'da, İzmir'de yerel kalkınma için tematik projelere omuz verdi.
Kentin markalaşmasına kafa yordu.
Turizmi sadece yatak satmak değil, değer üretmek olarak gördü.
Şimdi başkan.
Konuşmasında önemli kavramların altını çizdi.
"Kardeşlik, dostluk, etik, evrensel dayanışma"
Ve dedi ki:
"SKAL bir kitap olsaydı kapağında bu yazardı."
Ve ilk iş olarak yepyeni bir vizyon koydu masaya.
SKAL Euroasia Kongresi.
Her yıl farklı bir şehirde, Türkiye'yi uluslararası turizm sahnesine daha güçlü çıkaracak bir model öneriyor.
TÜRSAB'dan TUROB'a, FIJET'ten YEPUD'a kadar tüm bileşenleri aynı masa etrafında toplamayı hedefliyor.
Ama asıl dikkat çekici olan şu cümlesi:
"Türkiye'de SKAL kardeşliğini, liyakate dayalı, çoğulcu bir anlayışla büyüteceğiz."
Bu çok önemli bir söylem.
Çünkü bu ülkede 'dernekçilik' çoğu zaman içe kapalı, birbirini tanıyan birkaç ismin etrafında dönen bir sistemdir.
Ama Emre'nin verdiği mesaj net:
"Yeni kulüpler, yeni insanlar, yeni iş birlikleri"
Yani kapalı devre değil, açık alan.
Yani eski ezber değil, yeni katılım.
Bu yazıyı yazarken kendi kendime sordum.
Bu haber neden önemli
Çünkü bu ülkede, özellikle turizm gibi kırılgan bir sektörde, hala evrensel değerleri hatırlatan insanlar var.