Zagreb'teki Esplanade Zagreb Hotel, Orient Express'le özdeşleşmiş, insanı adeta o dönemlere götüren bir yer. Otelin restoranı Zinfandel's 2004'te yenilenmiş ama ruhunu kaybetmemiş. Öyle ki menüsünü Orient Express'in rotasına benzetmişler. Her tat, başka bir duraktan geçiyor. Hele hazırladıkları ştrukli... Esplanade'nin şefleri bu geleneksel tarifi, zarif bir dokunuşla yeniden yaratmış.
Bazı şehirler vardır, sizi sadece sokaklarında değil, zamanda da gezdirir. Hırvatistan Zagreb de onlardan biri... Ve bu şehrin kalbinde, sanki bir film seti gibi duran bir bina var: Esplanade Zagreb Hotel.
1925'te kapılarını açmış. Düşünün... O yıllarda Paris'ten İstanbul'a uzanan Orient Express'in zarif yolcuları tren istasyonunda indiğinde tam karşılarında bu oteli görüyormuş. Burası sadece konaklamak için değil, yolculuğun büyüsünü devam ettirmek için inşa edilmiş. O yüzden koridorlarında hâlâ o eski bavulların tekerlek sesi var gibi.
Esplanade yıllar içinde Josephine Baker'dan Orson Welles'e, Elizabeth Taylor'dan Louis Armstrong'a kadar tarih boyunca kral, kraliçe ve sanatçılardan öyle isimler ağırlamış ki... Bu binanın duvarları konuşabilse, kim bilir neler anlatırdı Belki bir köşe masasında yazılmış bir aşk mektubunu, belki de şampanya kadehleri eşliğinde atılmış imzaları...Esplanade Zagreb Hotel'in girişi.
Haberin DevamıVe tabii ki burada bir restoran var: Zinfandel's. 2004'te büyük bir yenilenmenin ardından adeta yeniden doğmuş. Ama ruhunu hiç kaybetmemiş. Tam tersine, menüsünü Orient Express'in rotasına benzetmişler. Her tat, başka bir duraktan geçiyor.
Bazen denizin tuzunu ve güneşin hafif dokunuşunu hissediyorsunuz... Bazen tatlı ekşili bir dokunuşla, ormanların derinliklerine uzanan bir yolculuğa çıkıyorsunuz: Bir lokmada taş evlerin arasından geçen dar sokaklarda, bir diğerindeyse şehrin kalabalığında kaybolmuş bir akşamüzerinde... Ve sonunda, tatlı bir notayla biten, hafif ve zarif bir final.
Dekorsa başlı başına bir hikâye; kristal avizeler, parlak gümüş çatal-bıçaklar, beyaz keten örtüler... Bir masaya oturup etrafınıza baktığınızda, yan masada paltosunu sandalyeye asmış bir Orient Express yolcusunu görecekmişsiniz gibi...
Ama bu büyüyü asıl tamamlayan mutfak ekibi. Şef Ana Grgić ve ekibi, geleneksel tatları modern dokunuşlarla harmanlarken, her tabağa küçük bir 'Zagreb kartpostalı' ekliyor. Bir tabakta denizin tuzu, diğerinde ormanların kokusu... Hepsi bir trenin penceresinden bakar gibi bir his yaşatıyor size.
Haberin DevamıZinfandel's yemek yemek için değil, bir hikâyenin parçası olmak için gidilecek yerlerden. Çünkü buradan kalktığınızda, sadece doymuş değil; biraz da yolculuk yapmış oluyorsunuz. Ve kim bilir, belki de Orient Express'in romantizmini hâlâ içinizde taşıyorsunuz.Otelin restoranı Zinfandel's 2004 yılında yenilendi. Ştrukli restoranın sevilen yemeklerinden.
Yolcular otelin lobisinde, yüksek tavanlardan sarkan avizeler altında sıcak bir şekilde karşılanır. Yolcular odalarına yerleşmeden önce restoranın kapısından yayılan mis gibi kokular onları içeri çeker. İşte o an, Zagreb'in mutfağının en özel sırrıyla tanışırlar: Ştrukli.
Bu yemek, Zagorje bölgesinin bağlarından ve tarlalarından gelen, sade ama zengin bir mirastır. İncecik açılmış hamur, taze peynirle doldurulur, rulo yapılır ve fırında üzeri altın rengi olana kadar pişirilir. Esplanade'nin şefleri bu geleneksel tarifi, Avrupa'nın en seçkin yolcularına sunmak için zarif bir dokunuşla yeniden yaratmıştır.
Haberin DevamıYabancı konuklar ilk lokmada peynirin kremamsı dokusuyla hamurun hafif çıtırlığını hisseder; ardından Balkanlar'ın samimiyetini, Orta Avrupa'nın rafinesini ve Akdeniz'in hafifliğini aynı tabakta bulur.
O günden sonra ştrukli, Orient Express'in Zagreb durağının vazgeçilmez lezzeti olur. Yıllar geçer, trenler değişir, rotalar kısalır ama Esplanade'nin mutfağında bu tarif hiç unutulmaz. Bugün hâlâ aynı tat hem şehrin yerlilerine