Maden rantı fecaati

Erzincan'ın İliç ilçesindeki Çöpler Altın Madeni'nde meydana gelen ve dokuz madencinin toprak kayması altında kaldığı bildirilen maden fâciası, siyasi iktidarın çoğu yandaş firmalar üzerinden yabancı sermaye şirketlerinin operatörlüğünde madencilik rant peşkeşini bir defa daha ortaya çıkardı.

Aslında sözkonusu maden hakkında "düzenletilen" ÇED raporunda, "toprak kayması olsa da bölgenin az yağış aldığı, siyanürün Fırat'a karışmayacağı" iddiasının aksine, 300 dekardan fazla sahada 500 metre alanda 70 metre yüksekliğinde yığılan 10 milyon metreküpten fazla siyanürün yağan yağmurla buharlaşıp yağmur olarak yere düşmesi ve siyanürlü toprağın Fırat'a karışmasıyla, zamanında iletilen her türlü uyarıya rağmen bölge tam bir çevre felâketiyle karşı karşıya bırakılmış.

Aynen 6 Şubat'ta on bir ildeki depremin üzerinden bir yıl geçtiği halde asbestli enkaz ve molozun toplanmasının iktidar yandaşı şirketlere verilmesindeki gibi, "iktidara iliştirilmiş mahfiller"e rant sağlamak uğruna.

"ORADA HEYELAN YOK"MUŞ...

Fecaat kadar vahim olan, iki sene önce Amasra'da 41 madencinin vefat ettiği, 11'inin ağır yaralandığı grizu patlamasında ve dokuz yıl önce 301 maden işçisinin can verdiği Soma fâciasında olduğu gibi iktidardakilerin yine "her türlü tedbirin alındığı" demeçleriyle ciddi ihmali, az personel ve mâliyetle kâr hırsını perdelemeye, felâketi geçiştirmeye çalışmaları.

Ekonomik çöküşte yeni ve ek vergiler, fahiş zamlar millete yüklenirken, madeni işleten Kanadalı şirketin 7.2 milyon dolar, bugünkü kurla 209 milyon vergi borcunun silinmesi.

AKP'nin son Başbakanı'nın tonlarca siyanürlü toprağın yığma yapıldığı mahallin açık maden sahası olduğunu söylerken, İliç'te göçen bölgede siyanür olmadığı, "orada ne heyelan ne de başka bir hareket var, membranla tedbir alınıyor" savunmasıyla "her türlü tedbirin alındığı"nı iddia edip, fecaati haber verenleri "algı operasyonu"yla suçlaması.

Bilindiği gibi AKP iktidarında "imar affı" perdesinde para karşılığı sekiz kez çıkarılan "imar affı"yla çok sayıda çürük bina "sağlam" olarak gösterilmiş; en son dokuzuncusu Meclis'e dayatılırken 6 Şubat depremiyle kadük kalmıştı.

ZEHİRLEYEN "SİYANÜR SİYASETİ!"