Çirkin siyaset çöküyor
Ekonomik yıkım, tarımdan sanayiye açığa çıkan başarısızlık, eğitimin iflası, "yeni doğan çetesiyle"le açığa çıkan sağlıktaki çürüme ve bir ayda bir yılda olmayan fecaatlerle âfete dönüşen sosyal çöküş ve duvara toslayan dış politikadaki başarısızlıklar karşısında artık söyleyeceği sözü kalmayan "tek kişilik otoriter rejim," yeni kutuplaştırmalar peşinde.
Son iki seçimde "millet ittifakı"nın başta İstanbul ve Ankara olmak üzere büyük şehirlerdeki belediyeleri kazanmasının meydana getirdiği hazımsızlığa çeşitli bahaneler uyduruldu, uyduruluyor.
Mâlum salgında sırf halk nezdinde "başarılı görünmesinler" diye bizzat merkezi yönetimce sığ siyasî sâiklerle muhalefete mensup belediyelerin bağış toplamaları, yardım yapmaları, sosyal hizmetlerine mâni olundu.
Hesapları bloke edilip gelirlerine, bağış paralarına el konuldu. Hükûmetin organize edemediği maske dağıtımları bile yasaklanmak istendi, hastaneleri kapatıldı, hizmetleri engellenmek istendi. Sırf siyasî sâiklerle belediyelere "neden yardım yapıyorsunuz, vatandaşlara destek çıkıyorsunuz!" çarpıklığıyla haklarında soruşturmalar açıldı, müfettişler gönderildi...
BELEDİYELERİN HİZMETLERİ SABOTE EDİLİYOR
Keza on ili, ülkenin beşte birini bulan -gerçekte açıklanan beş katını bulan- yüz binlerin vefat ettiği, bazı şehirlerin yüzde 70'nin ve yüzde 90'ının yıkıldığı depremde AFAD ve merkezî yardım ekiplerinin ancak günler sonra başlayabildikleri enkazdan kurtarma çalışmalarını yapan muhalefete mensup belediyelerin mahalde gıda, su, ilâç, giyecek ve battaniye benzeri yardımlarına, kurdukları çadır ve konteynır kentlerine, aşevleri ve seyyar sahra hastanelerine basit siyasî maksatlarla engellemeler getirildi.
Sırf muhalefete mensup oldukları için kurdukları sahra-seyyar hastaneleri ve aşevlerini kapatmaya kalkıştı, bir kısmı da kapatıldı. Çirkin siyasete ve partizanlığa âlet edilen mülkî amirler, muhalefet belediyelerinin yardım tırlarını-kamyonlarını günlerce deprem mahallerine sokmadılar; hatta gaip bir biçimde araçların üzerindeki yardımı gönderen belediyelerin isimlerini söküp "valiliklerin, bakanlıkların isimlerini yazıldığı pankartları astılar.
Muhalefet belediyelerine isnadlar bununla da kalmıyor; iktidara mensup belediyelere kamu kaynaklarından her türlü destek sağlanırken, bütün müracaatlarına rağmen onaylanmış yatırımlarına ve hizmet projelerine kamu bankalarından hak ettikleri kredileri verilmeyen belediyelerin yurtdışında kredilerini buldukları projeleri Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ile Cumhurbaşkanlığı'nda yıllardır imzalanmayıp bekletiliyor.
Hâsılı, ödemesi yapılmış, doğrudan halkın hizmetine sunulacak otobüslerin, metrobüslerin, arıtma ve doğalgaz tesislerinin inşası ve hizmete girmesine onay verilmiyor. Hiçbir hukukî ve kanunî mesnedi olmayan kararnâmelerle, genelgelerle muhalefet belediyelerinin elleri-kolları bağlanarak hizmetleri sabote edildi, ediliyor
YENİ KARALAMALARA TEVESSÜL EDİLİYOR...