Yaşlılık yüküne yeni çözüm gerek

Türkiye nüfusu yaşlanıyor. Türkiye İstatistik Kurumu'nun (TÜİK) son verilerine göre, 65 ve daha yukarı yaştaki nüfusun toplam nüfus içerisindeki payı tarihin en yüksek seviyesine ulaştı. 1935 yılında yalnızca yüzde 3,8'di. 2000'li yıllar boyunca bu oran yüzde 5'ler seviyesinde seyrederken 2018 ile birlikte yükselişe geçti. 2023 itibarıyla yüzde 10,2 olan bu oranın 2040 yılında 16,3'e, 2080 yılında 25,6'ya yükseleceği tahmin ediliyor. Bu veriler Türkiye nüfusundaki yaşlanmaya dayalı olarak yeni politika bileşen ve uygulamalarına ihtiyaç olduğunu gösteriyor.

strong class'read-more-detail'Haberin Devamı

Piramit bozuldu

Akademisyenler olarak derslerimizde nüfus piramitleri ile ülkelerin gelişmişlik düzeyleri arasında ilişki kurarız. Bu ilişkide sanayileşmiş gelişmiş ülkelerin piramitleri arı kovanına yakın bir şekildedir. Doğum ve ölüm oranının az olduğu bu yapıya sahip ülkelerde ortalama ömür uzun, doğum oranı düşüktür. İngiltere, Fransa gibi Avrupa ülkelerinde bu nüfus yapısına göre politikaların geliştirilmesi söz konusudur. Diğer yandan ülkemizde 1930'larda bu piramit içe dönük bir piramitti. Yani doğum oranı yüksek, ölüm oranı düşük bir yapı söz konusuydu. Ancak Türkiye'nin piramidi de zamanla arı kovanı biçimine doğru evrildi.

TÜİK verilerinin detaylarında geliştirilmesi gereken sosyal politikalara ilişkin önemli ipuçları var. Bunlardan ilki, en az bir yaşlı bulunan hanelerin yüzde 25,8'inde yaşlı birey tek başına yaşıyor. 1.669.270 yaşlı tek başına hayatını sürdürüyor. Alışverişini kendi yapabilen yaşlıların oranı yüzde 55,1, kendi başına banyo yapabilen yaşlıların oranı ise yüzde 86,5. Dolayısıyla tek başına yaşayan ve alışveriş, banyo gibi ihtiyaçlarını gideremeyen yaşlı sayısı önemli bir oranda. Bu durumdaki yaşlılarımıza yönelik sosyal politikaların geliştirilmesi çok önemli. Ayrıca eşi vefat etmiş yaşlı kadınların oranının, eşi ölmüş yaşlı erkeklerin dört katı olduğu verisi TÜİK tarafından paylaşılmış. Bu durum geride kalan dul eşlerin hem sosyal güvenlik sistemi hem sosyal politikalar açısından korunması gereken bir kesim olarak ön plana çıktığını gösteriyor.

strong class'read-more-detail'Haberin Devamı

Yaşlı yoksulluğu

TÜİK'in yaşlılara yönelik en çok endişe ettiren verisi ise yaşlı yoksulluk oranı. 2019 yılında yaşlı nüfusun yüzde 14,2'si yoksulken, 2023 yılında bu oran yüzde 21,7'ye yükseldi. Bu rakam korkutucu. Diğer yandan cinsiyetler arasında da farklılık arz ediyor. Yaşlı kadınların yaşlı risklere göre yoksulluk riskini daha şiddetli yaşadığı görülüyor. Bu tablonun arkasında ne yazık ki sosyal güvenlik sisteminde emekli aylıklarına yönelik yapılan değişiklikler yatıyor. Aylık bağlama oranındaki azalma, güncelleme katsayısındaki düşüş gibi nedenlerle emekliler hayatlarının belki de en güzel dönemlerini yoksulluk riski ile karşı karşıya geçirmek durumunda kalıyorlar.