İşveren işe başlatmak zorunda değil ama...

Geçerli fesih nedeni olmadan işten çıkarılan bir çalışan için mahkemeden 'işe iade kararı' çıkabilir. Buna rağmen işveren mahkemenin belirlediği tazminatı ve ek hakları ödeyerek çalışanın iş sözleşmesini sonlandırabilir.İş güvencesine sahip işçilerin iş sözleşmesinin sona ermesi, ancak işverenin geçerli bir fesih nedeni bulunması halinde mümkündür. Kanun koyucu iş güvencesi sistemini kabul ederek, işçilerin geçerli fesih nedenleri bulunması halinde işten çıkarılabilmesini, geçerli fesih nedenleri bulunmadan yapılan çıkışlar da ise işe iade edilmesini düzenlemiştir. Ne var ki 'işe iade kararı' mutlak anlamda bir işe iade olmayıp işveren işe başlatmak istemezse mahkemenin belirlediği tazminatı ve diğer ek hakları ödeyerek iş sözleşmesini yine de sonlandırabilmektedir. Yargıtay mahkemenin bu tazminatı belirlerken işçinin kıdemine göre alt ve üst sınırlar arasında hareket etmesine karar verdi.Çalışılmayan süreKanunda değişiklik yapılmadan önce boşta geçen süre ve işe başlatmama tazminatı sadece süre olarak belirleniyor, ücretin geçersiz fesih tarihindeki veya işe başlatmama anındaki birtakım koşullara göre taraflarca tespit edilmesi gerekiyordu. Kanundaki değişiklikten önce boşta geçen sürelere ait ücretin hesabında dikkate alınacak ücret, Yargıtay 9. HD'nin 22.03.2010 tarihli 200822949 E. ve 20107943 K. sayılı kararı uyarınca feshin gerçekleştiği tarihten sonraki 4 aylık sürede alınacak ücretlerdi. Fesih tarihinden sonraki dört aylık süre içerisinde, işyerindeki diğer çalışanlara zam uygulanmışsa bu zam oranında ya da asgari ücrete gelen zam oranında bir zam uygulanarak dört aylık ücret hesaplanmalıydı. İş Kanunun 21. maddesinde yapılan değişiklik ile "Mahkeme veya özel hakem, ikinci fıkrada düzenlenen tazminat ile üçüncü fıkrada düzenlenen ücret ve diğer hakları, dava tarihindeki ücreti esas alarak parasal olarak belirler." hükmü getirildi. Yapılan değişiklik ile mahkemelere dava tarihindeki ücret üzerinden belirleme yapma zorunluluğu getirildi.Boşta geçen süre ücreti giydirilmiş ücret üzerinden hesaplandığından, ticket gibi ek hakların da hesaba katılması gerekmektedir. Ticket dışında yapılan başka ödeme veya yardımlar varsa bunların da hesaplamaya katılması gerekmektedir. Örneğin ikramiye ödeniyorsa, ikramiyenin dört aya denk gelen tutarı da hesaplamaya katılmalıdır. Bu tür ek ödemelerde temel ücrete göre ödeme yapılıyorsa, zamlı temel ücret dikkate alınarak hesaplanmalıdır.var taboolaDivId "";var taboolaPlacement "";if (adServiceConfig.isMobile()) {taboolaDivId "mid-article-thumbnails_mobile1_milliyet-" 6746516;taboolaPlacement"Mid Article Thumbnails_mobile1_milliyet";}else {taboolaDivId "mid-article-thumbnails_desktop1_milliyet-" 6746516;taboolaPlacement "Mid Article Thumbnails_desktop1_milliyet";}window._taboola window._taboola || ;_taboola.push({ mode: 'thumbnails-mid-a', container: taboolaDivId, placement: taboolaPlacement, target_type: 'mix' });_taboola.push({ article: 'auto', url: 'https:www.milliyet.com.tryazarlarcem-kilicisveren-ise-baslatmak-zorunda-degil-ama-6746516' });Kıdeme göre değişirİş güvencesi tazminatı çıplak ücret üzerinden hesaplanmaktadır. Bu nedenle kişinin temel ücreti esas alınmalıdır. Değişiklikten önce, esas alınacak temel ücretin fesih tarihindeki değil, kişiye işe başlatılmayacağının bildirildiği tarihteki ücret olması aranıyordu.Değişiklik ile birlikte mahkemelerin dava tarihindeki ücret üzerinden iş güvencesi tazminatını hesaplaması gerekmektedir.Bununla birlikte iş güvencesi tazminatı sadece ücrete göre değil hakimin takdirine