Muslera'nın maçı

Samsunspor yeni teknik direktörü Gisdol ile çıkışa geçen bir takım. Transfer tahtasındaki yasağın kalkmasıyla üzerindeki baskıyı da attı. Tribünleri dolduran coşkulu bir taraftar vardı. Kısacası Galatasaray'ı 12 yıl sonra gittiği Samsun'da morali yüksek, diri bir takım bekliyordu.

Bu, kağıt üzerindeki zorlu maçı kolaylaştıran maçın hemen başında gelen goller oldu. Kerem Demirbay'ın kornerinde Icardi topu arkaya şaşırttı, savunmadan gelen Nelsson, Abdülkerim'i aratmayan bir kafa vuruşuyla tabelayı değiştirdi. Samsunspor daha kendine gelemeden bu kez Barış Alper sahne aldı. Mertens'in savunmanın arkasına attığı topu yakalayan Barış Alper, rakip oyuncuyu ve kaleciyi geçip sıfıra inerek şık bir gole imza attı. Maçın ilk çeyreği bitmeden Galatasaray skor ve psikolojik üstünlüğü eline almıştı.

Samsunspor bu şoktan çabuk kurtuldu kendi oyununu oynamaya başladı. İlk yarının kalan süresinde ev sahibi takımın iştahı ve baskısı vardı. Kırmızı beyazlılar, Galatasaray'ın savunmadan çıkışdaki zaafını görmüştü ve hücum presle rakibini hataya zorluyordu. Samsunspor'un Galatasaray'ı yarı alanından çıkartmaması o pozisyon bulmasına da olanak sağladı. Bu anlarda Muslera kurtarışlarıyla takımını oyunda tutan isimdi. Uruguaylı kaleci 50. dakikada kalesine gelen 9 şutun 8'ini çelmişti. Muslera bu sezonki yüksek performansıyla yedeğine kaleyi bırakmayacağını gösterirken yönetimi de yeni sözleşme teklifi yapmaya zorlamaya başladı.

Galatasaray devreye 2-0 önde girmişti ancak goller dışında pek etkili değildi. Gol pozisyonu hatta ceza alanında topla buluşma sayılarında sezonun en vasat performanslarından birini sergilemişti. O Icardi ilk yarıdakı asisti dışında ortada yoktu. Kerem Aktürkoğlu belli ki geçen haftaki seyirci tepkisinin etkisindeydi. Yükselen grafiği ile Barış Alper, yaşının çok ötesinde bir performansla Mertens, ön liberoda Kerem Demirbay ve Torreira, savunma göbeğinde Nelsson ve Davinson, kalede de Muslera Galatasaray'ın taşıyıcı isimleriydi.