Icardi faktörü

Galatasaray, 29 Ekim öncesi Cumhuriyet'in 100. Yılı'nın hakkını verdi. 1923'te Galatasaray takımının giydiği formadan esinlenen formayla sahaya çıkan Sarı- Kırmızılılar tribünde de derbide bağımsız olarak muhteşem bir koreografi vardı.

Derbide Galatasaray ağır favoriydi ancak teknik direktör olarak ilk maçına çıkan Burak Yılmaz öyle düşünmüyordu. Eski hocası Şenol Güneş gibi temkinli değildi ve kağıt üzerinde ideal bir 11'le, 4-1-4-1 sistemiyle sahaya çıktı. Deplasmandaki bu cüretli hamle maçın ilk bölümünde Beşiktaş'ı Galatasaray karşısında favori olmadığı bir maçta eşitledi. Ancak Siyah- Beyazlı takımda oyuncular arasında uyum yoktu, top Aboubakar'la buluşmuyordu. Uzaktan çekilen ve direkten dönen iki top gol olmayınca Burak Yılmaz'ın zarları boşa çıkmış oldu.

Maça kontrollü başlayan Galatasaray ile Beşiktaş savunmasına uyguladığı hücum presle hiç ummadığı kadar gol pozisyonu üretti ilk devrede. Kerem'in kaleciye presinde uzaklaştırılamayan topu İcardi, Colley'den kapıp golünü attı. İcardi birkaç dakika önce de Amartey'den presle topu kapıp golünü atmıştı.

Beşiktaş savunmasını hallaç pamuğu gibi atan İcardi, 30. dakikada kaleci Mert'in kırmızı kart görüp 10 kişi kalmasına yol açan pozisyonun da aktörüydü. Tabela değişip rakip 10 kişi kaldıktan sonra Galatasaray'ın temposu bir vites düştü. Torreira- Kaan ikilisi topun forvete aktarılmasında yavaş kalıyordu. Morali bozulan Beşiktaş güçlü kadrosuna rağmen Galatasaray'a karşılık veremedi.

Burak Yılmaz ikinci yarıya iki değişiklik yaparak başladı. Siyah- Beyazlılar henüz teslim bayrağını çekmemişti. Aklı salı günkü Şampiyonlar Ligi maçına kayan Aslan'ın oyundaki ağırlığı yavaş yavaş kalkıyordu. Okan Buruk 65'te oyuna müdahale edip kanatlarda yeterince etkili olamayan Zaha ve Tete'yi çıkardı Barış Alper ve Mertens'i sahaya sürdü. Mertens merkeze geçerken Kerem ve Barış yeni kanatlar oldu. Okan Buruk, rakipte dengeleri değiştirecek Aboubakar gibi bir silah varken 1-0'a güvenemezdi.