Trabzonspor gibi ideal 11'ini oturtmuş bir takım için 5 direkt oyuncunun yokluğu büyük handikaptır. Nitekim Hamsik ve Visca'nın sakatlıklarına Bakasetas, Uğurcan ve Abdülkadir Ömür de eklenince, son şampiyonun sahadaki kimliği ister istemez biraz değişti. Sakatlıklar, Antalya'da yenilen 5 gol, Kopenhag yenilgisi Trabzonspor'un sezonun başındaki o özgüvenli halini alıp götürmüştü. Bordo- Mavililer ilk yarı boyunca Trezeguet'nin kornere giden şutu ve Djaniny'nin direkten dönen dokunuşu dışında hücumda var olamadı. Bunun sebebi orta sahasının maça ağırlığını koyamaması, Cornelius'a pas ve orta gelmemesiydi. Galatasaray'da ise Okan Buruk, ideal 11'ini oturtmaya başlamıştı. Tek değişiklik Emre Akbaba'nın yerine Mertens'in sahada olmasıydı. Forvet arkasında oynayan Mertens, pas trafiğinde kaliteyi yükseltip orta alanda daha yaratıcı bir Galatasaray'ın işaretini verdi ancak kondisyonunun yetersiz olması skor üzerinde etki yaratmasına mani oldu. İlk yarıda Yunus'la geliştirdikleri atakta çok iyi bir depar atıp iyi bir noktada topla buluştu ama gücü tükendiği için güçlü bir vuruş yapamadı, ilk Süper Lig maçına çıkan genç kaleci Taha'yı aşamadı. Sarı- Kırmızılılar, eksiklerle dolu, Avrupa kupaları gazisi Trabzonspor karşısında favoriydi ama bir türlü maçı kontrol edemiyor, gole ulaşamıyordu. Bunda, Kerem ve Yunus'un hala istenilen çizgiye gelememesi kadar Seferovic'in performansındaki sert düşüşün de etkisi vardı. Belli ki İsviçreli futbolcu geçen haftaki