40 maddede bendeki üstad

Tarihe mal olmuş tarihi şahsiyetleri okumak, anlamak, yazmak ve konuşmak hem çok zordur hem de çok önemlidir. Eserleri ve fikirleriyle üzerimizde emeği olan büyüklerimizi hakkıyla anlatmak kalemimizin harcı değilse de boynumuzun borcudur.

Doğumunun 120.yılı münasebetiyle kendisini rahmetle, hasretle ve minnetle andığımız necip milletimizin faziletli şairi Üstad Necip Fazıl Kısakürek hakkındaki bu mütevazi çalışma yukarıda beyan ettiğim ölçüler zaviyesinden bakılarak değerlendirilmelidir. Üstadın talebelerinden muhterem Muzaffer Doğan ağabeyden üstad hakkında bir yazı kaleme almam istendiğinde hiç düşünmeden evet, dedim.

İşte okuduğunuz bu yazı bu evetin hayrı olup, üstad hakkında bütüncül bir okumanın hasılasıdır. Bendeniz uzun uzun tefekkür edip kısa kısa yazdım. Sizlerde kısa kısa okuyup uzun uzun tefekkür edin.

1-Üstad Necip Fazıl Kısakürek herşeyden önce bir dava adamıdır. Bir davanın adamıdır.

O her şeyiyle bir davaya adanmıştır.

2-Üstad dava adamı olduğu kadar bir sevda adamıdır da. Davasına sırılsıklam aşıktır.

3-Üstad davası ve sevdası uğrunda gözünü budaktan, sözünü odaktan sakınmayan bir kavga adamıdır.

4-Hayatı, eserleri ve fikirleri ile üstad bağrından çıktığı milletin gören gözü, işiten kulağı ,haykıran sesi olmuştur.

5-O şairler sultanı hem erbabı kalem hem de erbabı kelamdır. İkisinin de hakkını vermiştir.

6-Üstadı okuyup anlamadan yakın tarihimiz hakkında düşünüp konuşmak neredeyse imkansızdır.

7-Büyük mütefekkir Taha Abdurrahman bir çıkış yolu olarak eserlerinde ''gelenek içinde yenilenmeyi önerir.'' Üstadın yaptığı tamda budur.

8-Üstad bütün varlığıyla gelenekten beslendiği için bütün gücüyle de geleceğe seslenmiştir.

9-Büyük Doğu mimarının pootikası asıldan neşet eden bir usülden hareketle özgün bir üsluba sahip olmaktır.

10-Üstad kültür, sanat,siyaset ve edebiyatı en yüce hakikatlerin en yüksek perdeden dillendirildiği mecralar olarak telakki etmiştir.

11-Üstadın yazdıklarıyla yaşadıkları, içi ile dışı, söylemleri ile eylemleri arasında mesafe yok denecek kadar azdır.

12- O, her zaman ve zeminde işine geldiği gibi değil, içinden geldiği gibi yazmış ve konuşmuştur.

13-O, konjonktüre aldanmamış, tribünlere oynamamış, yağmur nereye yağarsa tarlasını oraya götürmeye çalışmamıştır.

14-Üstad milletimiz için bir buhrana ve bunalıma dönüşen modernitenin taklitçilik ve zillet kuşatmasını yarmış, batının büyütüldüğü o dev aynayı kırmış, inadına ''Büyük Doğu'' diye haykırmıştır.

15-Üstad, şanlı geçmişimizin hürmetkar ve gayretkeş bir öğrencisi olduğu için aydınlık geleceğimizin de bilge bir öğretmenidir.

16-Üstadın kalemi çorak toprakları sulayan bir ilim ,irfan ve hikmet pınarıdır.

17-Şahitliğimiz odur ki Üstad hakkı ve hakikati hayata hakim kılmak için elinden ve dilinden ne geldiyse hepsini yapmıştır.

18-Anadolu'yu adeta karış karış dolaşan üstad konferanslarıyla bu toprakları ''Büyük Doğu'' hamuruyla yoğurmuştur.

19-Üstad zor zamanda yaşamış,zor zamanda konuşmuş her ahval ve şeraitte ''Zalim sultana karşı hakkı haykırmıştır.''

20-Üstad konuşmalarında ve eserlerinde içi aşk ve heyecanla dolu cümleler kurmuş, hayatıyla da kurduğu bu cümlelerin arkasında durmuştur.

21-Üstad,yaşadığı zamanın öznesi olma yolunda hiçbir bedeli ödemekten imtina etmemiştir.

22-Evet,üstad büyük bir şair,ufuk sahibi bir mütefekkir, aynı zamanda üstad bir ermişe gönül vermiş sadık bir derviştir.

23-Üstad,hakkın ve haklının yanında olmak için herkesi ve herşeyi karşısına almış sıkı bir muhaliftir.

24-Üstad,isyan ahlakının da, itaat ahlakının da hakkını vermiş bir dava eridir.

25-Onun cömertliği dillere destandır. Eline geçen ne varsa infak etme de adeta üstüne yoktur.

26-Üstad, kalemi ve kelamı ile fikriyatını zihinlere ilmek ilmek dokumuş, gönüllere gergef gergef işlemiştir.