Reflü ile mücadele sofrada başlar

Günümüzde mide yanması, ağza acı su gelmesi ve göğüste baskı hissi birçok kişinin hayatını zorlaştırıyor. Bu şikâyetlerin en yaygın nedenlerinden biri de reflü. Tıbbi adıyla "gastroözofageal reflü" olan bu hastalık, mide asidinin yemek borusuna geri kaçmasıyla ortaya çıkıyor.

Kimi zaman sessiz ilerleyen, kimi zaman da günlük yaşamı oldukça zorlaştıran reflü, aslında sofrada başladığı gibi doğru beslenme alışkanlıklarıyla yine sofrada kontrol altına alınabiliyor. Elbette ki reflüyü tamamen yok etmek her zaman mümkün olmuyor ama doğru beslenme alışkanlıklarıyla semptomlar hafifletilerek, uzun vadede yaşam kalitesi artırılabiliyor.

MİDEYİ YORMAYAN BESİNLER

Reflüyü tetikleyen en büyük unsur, mide asidinin üretimini artıran veya asidin yemek borusuna kaçışını kolaylaştıran yiyeceklerdir. Bu nedenle öncelikle mideyi yormayan, sindirimi kolay, lif açısından zengin besinlere yönelmek gerekir. İşte bu besinlerin en faydalıları...

Haberin Devamı

Sebzeler: Brokoli, kuşkonmaz, kabak, havuç, yeşil fasulye gibi lifli sebzeler reflü dostudur. Kızartma yerine buharda ya da haşlanarak tüketilmesi önerilir.

Meyveler: Muz, elma ve armut mideyi rahatlatır.

Tahıllar: Tam buğday ekmeği, yulaf veya esmer pirinç, hem mideyi tok tutar hem de asidi dengelemeye yardımcı olur.

Protein kaynakları: Yağsız beyaz et, balık ve baklagiller sindirimi kolaylaştırır. Kızartma yerine haşlama veya fırınlama yöntemi kullanılmalıdır.

KAÇINILMASI GEREKEN TUZAKLAR

Reflüyü kontrol etmenin en etkili yolu, mideyi yoran "lezzetli ama zararlı tuzakları" tanımak ve yavaş yavaş beslenme düzeninizden çıkarmaktır. Bilinçli seçimler yaparak hem mide sağlığınızı koruyabilir hem de yaşam kalitenizi yükseltebilirsiniz. İşte uzak durmanız gereken besinler...

Asitli meyveler: Turunçgiller (portakal, mandalina, greyfurt, limon.)

Gaz ve şişkinlik yapan sebzeler: Karnabahar, lahana, Brüksel lahanası, bezelye, turp. Ayrıca soğan ve sarımsak.

Yağlı ve ağır besinler: Kızartmalar, yağlı yemekler, kaymak, krema, tereyağı, margarin, kuyruk yağı.

Kafeinli ve uyarıcı içecekler: Kahve, koyu çay, enerji içecekleri.

Baharatlı ve acı yiyecekler: Acı biber, pul biber, karabiber ve nane.

Gazlı içecekler: Kola, soda, gazoz gibi.

Haberin Devamı

Şekerli gıdalar: Çikolata.

SOFRADAN KALKARKEN DİKKAT

Elbette ki, yemeğin içeriği kadar, nasıl yendiği de önemlidir. Mesela büyük porsiyonlardan kaçınmak gerekir. Çünkü büyük porsiyonlar, mideyi gerer ve asidin yukarı kaçmasını kolaylaştırır. Ancak lokmaları iyi çiğnemek, hızlı yemekten kaçınmak, yemek sırasında aşırı sıvı tüketmemek mideyi zorlamaz. Ayrıca yedikten hemen sonra yatmamak gerekir. En az 2-3 saat dik pozisyonda kalmak, yer çekiminin mide içeriğini aşağıda tutmasını sağlar. Akşam yemeklerini de günün en hafif öğünü yapmak, reflü şikâyetlerini belirgin şekilde azaltır. Uzun süre aç kalmamaya da özen gösterilmelidir. Günde 2-3 ana ve 1-2 ara öğün şeklinde az ve sık yemek yemeyi tercih edin. Bu sistem, mide asit seviyelerini dengede tutar ve reflü riskini azaltır. Ayrıca gece geç saatlerde yemek tüketmek reflü semptomlarını tetikleyebilir. Özellikle yatmadan en az 2-3 saat önce hiçbir şey yememeye özen gösterin.