Ismael, rakiplerini analiz etmiyor mu

Beşiktaş'ın ligin en formda takımlarından Kasımpaşa'ya üç farklı yenilmesi asla sürpriz olarak görülmemeli... Çünkü, ligde neredeyse son dönemin en başarılı ekibi Kasımpaşa'dır. Bunu cümle alem biliyor, bilmesine de gerek Valerien Ismael gerekse futbolcular bu gerçekten bihaberler! Diyeceksiniz ki "Ismael yeni geldi, adamın mazareti var..." İyi de oynayacağı rakibin analizini yapmıyor mu bu arkadaş, neyin yeni gelmesi Kaldı ki Kasımpaşa karşısına çıkardığı onbirde Pjanic'in olmasını da yadırgadım... Adamın geldiği günden bu yana adı büyük, futbolu güdük! Çıkıncaya kadar bana bir tane olumlu hareketini gösterin, dişimi kırarım valla! Tamam, Kartal'da sözleşmesi bitenlerin sayısı bir hayli kabarık, neredeyse 14 oyuncu var. Gidici ve kalıcıları Valerien Ismael belirleyecek. Bu süreç Ismael cephesinde büyük avantaj kuşkusuz. Gidiciler üç aşağı beş yukarı belli... Kadro dışı bırakılanlar başta olmak üzere Pjanic ve müşterisi çıkarsa Teixeira, parasal anlamda anlaşma sağlanamayan Larin tek yönlü bilet alanlardan! Asıl kafama takılan Batshuayi üzerindeki spekülasyonlar... Valerien Ismael'in kafasından geçeni bilemem, ama ortada rakamsal gerçekler var, onları hangi kefeye koyacağız Gol krallığı yarışına bakıyorum; Basthuayi 14 golle, 3. sırada... Peki buna ne diyeceksiniz, o golleri başka birileri attıyor da biz mi farkında değiliz! Tribünlerin ona tepki göstermesine de doğrusu anlam veremiyorum! Artı tribünlerin hedeflerin kaçmasına karşın dolu olması, Beşiktaş adına müthiş pozitif bir tablodur, kutluyorum. Ne var ki, farklı mağlubiyet nedeniyle bazı bölümlerde 'istifa' seslerinin yükselmesi bana çok garip geldi. Nerede kaldı, Beşiktaş'ın o tarihi sloganı: "Bir gün değil, her gün Beşiktaş"...O fotoğrafın arkasında takım ruhu ve emek varMilliyet çatısı altında 37 yılı geride bıraktım. Kah muhabir, kah yazar olarak görevimi sürdürmenin keyfini ve de gururunu yaşıyorum. Benzetme yerindeyse Milliyet ile etle-tırnak gibiyim, hep yazdım, çizdim, söyledim; aramızdan göçenler olsa da, eksik de kalsak, biz iyi takımız. Hani futbolda 'takım oyunu' diye bir tabir var ya, biz de Milliyet olarak aynen öyle takım ruhuna sahibiz... Yıllardır özel ve de atlatma işlerle kulvarımızda Milliyet adeta 'lokomotif' konumundadır. En sıcak örnek Fenerbahçe Başkanı Ali Koç, Portekizli ünlü teknik direktör Jorge Jesus ile Lizbon'da bir araya gelerek, pazarlık masasına oturdu. Bu zirvede Portekiz Cumhurbaşkanı Marcelo Rebelo de Sousa da yer aldı... Bu haberi bir şekilde herkes alabilir, neticede iletişim çağındayız... Peki ya o tarihi buluşmanın fotoğrafı İşte gazetecilik başarısı da burada yatıyor... Milliyet bu anlamda farkınını yine ortaya koyan tek gazete oldu... 'Kim, nereden, nasıl o fotoğrafı aldı' sorularının yanıtı elbette bizlerde var, ancak dedik ya biz takım oyunu oynarız, herkes bu işin bir tarafından tuttu, ortaya böylesi atlatma 'tarihi' fotoğraf çıktı. Yine klasik olacak ama yazılı ve görsel medyada Milliyet konuşuldu gün boyu, internet siteleri bu özel fotoğrafı yayınladı... Biz mi Tabii ki bir kez daha gurur duyduk, emeği geçen herkese Gelibolu'dan sevgilerimi sunuyorum, bu tip işler bizim genlerimizde var, olmaya da devam edecek. Başkan Ali Koç, yaklaşık beş aydır Löw'ün peşini bırakmıyor, onu çok istiyor, ama bir türlü final adımını atamıyorlar! Löw'ün şu sıralarda harıl-harıl