Ateşkes sonrasında bölgenin yeniden dizaynı
İran-İsrail çatışmasının ardından gelen ateşkesin hemen ardından dünya kamuoyuna servis edilen görüntüler ve başlatılan tartışmalar bölgenin yeniden dizayn edilmeye çalışıldığını ortaya koyuyor. "Yeni bir Ortadoğu için yeni bir şans" başlığıyla Trump ve Netanyahu'nun etrafında bölge liderlerinin yer aldığı fotoğraf karesi ve İbrahim Anlaşmaları'nın kaldığı yerden devam edeceği yönündeki söylentiler, bu ilginin ana tetikleyicisi konumunda.
Irkçı emperyalistlerin niyeti açıkça belli. Aksa Tufanı'nın başlamasıyla kaybettikleri kontrolü tekrar ele geçirmeye çalışıyorlar. En büyük şansları, "başlarına ne geldiğinden bile haberdar olamayan" bölge halklarının varlığı. Önemli bir kısmı olayların hiç idrakinde dahi değilken bir kısmı ise emperyalistlerin gözünden bakmaya o denli alışmış ki, parlak zekâ analist edasıyla, Aksa Tufanı'nı küçümsemekten, İsrail'den habersiz kuş bile uçamayacağı düşüncesinden kendini alamıyor.
Hâlbuki Aksa Tufanı ile birlikte Siyonistlerin hızla menzile gittiği zannedilen tekerine fena bir çomak sokulmuştur. Her şeyden evvel tüm Müslüman ülkeler İsrail ile ilişkilerini gözden geçirmek zorunda kalmıştır, daha doğru bir ifadeyle hizaya gelmiştir.
Hatırlanacağı gibi, dinler arası diyalog safsatasının zirve yaptığı 2005 ve sonraki dönemlerde Siyonistler "İbrahimi dinler" söylemiyle başlattıkları zihinsel işgal süreçlerini, 2020 sonrasında İbrahim Anlaşmaları'yla politik işgale doğru meylettirmişti. Birçok ülke, terör devleti İsrail ile normalleşme süreçleri başlatmıştı. Aksa Tufanı'yla birlikte, bölge ülke yönetimleri Siyonistler ile sıcak temas kurmaktan imtina eder hale geldi.
Şimdi "İran ile varılan ateşkesin hemen ardından bölge Arap liderlerinin Trump ve Netanyahu ile birlikte aynı karede gösterildiği bir fotoğrafın servis edilmesi acaba ne denli tesadüf kabul edilebilir ya da böyle bir kareyi kim niçin servis edebilir" sorularını sormak gerekmektedir.
Hiç şüphe yok ki; bu fotoğraf karesinin servis edilmesi de, İbrahim Anlaşmaları'nın yeniden devreye gireceği söylentileri de terör devletinin imaj çalışmasından ötede bir anlam taşımamaktadır.
Terör devleti, aklınca bölge liderlerine ve halklarına mesaj vermektedir. Bir yandan liderlere bizimle birlikte olun ya da olmaya devam edin derken diğer yandan da bölge liderlerini iç politikada muhalefet ile karşı karşıya getirerek bağımlılığı artırmaktadır.
Ne var ki, artık Siyonistler açısından hiçbir şeyin eskisi gibi olmayacağı bir gerçeklik halini almıştır. Siyonist yapının, istenildiği takdirde vurulabilen ve hatta ortadan kaldırılabilen, Batı'nın pis işlerini yapan ufak bir taşeron çete olduğu fark edilmiştir. Artık bu gerçeği bölge yönetimleri kadar halkları da görmüştür.