Vaktiyle yazılıp çizildi; İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer'in babası Nurettin Soyer'in, 1980 askeri darbesinde, Ankara Sıkıyönetim başsavcısı olarak, milliyetçi ve muhafazakar kesimlere yönelik işkence uygulamalarının hem teorisyeni hem de başlatıcısı olduğu, psikopatça iddianamelere' imza attığı...'Geçmiş geçmişte kaldı' diyenler 'suçun babadan oğula geçmeyeceğini' söyledi. Mesela Meral Akşener, mesela Temel Karamollaoğlu...Öyle olmasına öyle, ancak, 'Türklük düşmanı' olduğu iddia edilen babanın oğlu Tunç Soyer, hiçbir halükarda redd-i miras yapmadı.Babasının şenaatlerini redd-i miras yapmak bir yana, toplumsal hafızaya psikolojik işkence denemesi olarak Osmanlı'yı redd-i miras yaptı geçenlerde.İzmir Belediye Başkanı seçilmesine HDP'nin de omuz verdiği Soyer, İzmir'in kurtuluş günü kutlamalarında Tarkan'dan önce 'sahneye çıkıp' (hazır kalabalık toplanmışken) düzmece bir tarih yorumunda bulundu.Dahili ve harici bedhahların yaptığı gibi bizi tarihimize (yani kendimize) düşmanlaştırmak isteyen Soyer'in zırvalarını 'iflah olmaz cahillik' ve 'tedavisi imkansız devşirme hastalığı' olarak tanımladı MHP Lideri Bahçeli. Nedir 'devşirme hastalığı'ABD'deki meşhur Yale Üniversitesi'nde 37 sene çalışan, Türkiye'nin iftihar vesilesi bilim insanlarından merhum Prof. Dr. Oktay Sinanoğlu bu hastalığın nedenlerini bir güzel teşhis etmişti.'Her sömürgede, sömürgeci, sahte aydın sınıfı yetiştirmiştir ve bu sahte aydın sınıfı, kendi toplumuna ters, onu tanımayan bir aydın sınıfı daha yetiştirip milletinin başına bela etmiştir. Böyle yapıldığı İngiliz'in kendi kitaplarında yazıyor. Bizde de böyle kendi milletinin