Sinemamızın belleği: Safa Önal

Rahmetli senarist Bülent Oran anlatırdı.Yeşilçam'da bir dönem o kadar çok film çekilirdi ki bazen senaristler birkaç filmi aynı anda yazmak zorunda kalırdı.Bazen de, yalnızca birkaç sayfası yazılmış senaryo ile yola çıkılır, ardından telefon trafiği başlardı.-Abi yazdığın bölümleri çektik, şimdi ne yapalımSenarist ne yapsın; 'nerde kalmıştık' deyip, gidişata göre, 'devam hikayesi' düşünmek zorunda kalırdı.Yeşilçam'ın 'senaryo makinelerinden' Bülent Oran 2004 yılında aramızdan ayrıldı.Geçen hafta Yeşilçam'ın altın yıllarını yaşamış iki değerli sinemacı daha arka arkaya aramızdan ayrıldı.93 yaşındaki Yılmaz Gruda son günlerine kadar ayakta kalan çınarlardandı.Yazar, yönetmen, oyuncu, şair, tiyatro hocası ve çevirmen olarak sanat dünyamıza pek çok katkı sundu.İleri yaşına rağmen oynadığı dizilerle şöhretini korudu, bu sayede, günümüz izleyicisi onu tanıma fırsatı buldu. Sinemamızın dünü-bugünü arasında bir köprüydü Yılmaz Gruda.Bu köprü insanlardan biri de önceki gün vefat haberi gelen Safa Önal'dı. Türk sinemasının insan hazinelerinden biri olan Önal, hayatının son demine kadar heyecanını, gençliğini, enerjisini yitirmeyen gerçek bir efsaneydi.Melodramlar, komediler, dramlar... Anadolu insanının kendini bulduğu hikayelerin ardındaki isim, Yeşilçam'ı halk sineması yapan bereketli bir kalemdi Safa Önal.Vesikalı Yarim, Ah Güzel İstanbul (Ayşe Şasa ile birlikte), Tatar Ramazan, Sezercik, Yumurcak... Ne çok filmde onun hikayeleriyle ağladık, güldük, duygulandık...Filme çekilmiş 395 senaryosu ile Guinness Rekorlar Kitabı'na giren Önal'ın hayat öyküsü ve sanat çalışmalarını konu alan 'Ne Kadar Gamlı Bu Akşam Vakti' adlı kitap (Profil Yayınları), onu yakından tanımak isteyenler için belge(sel) niteliğinde. İlk baskısı 2017'de yapılan ve Yasemin Arpa'nın kaleme aldığı kitap, edebiyatla başlayan sinemayla yoğrulan bir hayatın şahitliğinde, sinemamıza içeriden bir bakış sağlıyordu.Genç kuşaklara hatıralarını ve filmlerini miras bırakan Safa Önal, Türk sinemasının hafızasıydı.KÜÇÜKAŞÇI'YA VEDATemmuz ayı, Prof. Dr. Mustafa Sabri Küçükaşçı'yı