Hafta sonunda yaşadığımız neydi öyle

İran-İsrail arasında muhtemel bir savaşın ayak sesleri mi yoksa zaten bilinen bir senaryonun tekrarı mıydı

Muhtemelen ikincisi...

Artık ezbere bilinen senaryoya göre haydut İsrail vuracak, buna mukabil, İran misilleme yapar gibi görünecek ama aslında, uluslararası planda, İsrail'e yeniden desteğin önünü açacak.

İran'dan gelecek 'drone' ve füzelerin kalkış saati, varış süresi belli.

Yani İsrail ve müttefiklerine (ABD-İngiltere-Almanya ve diğerlerine) gereken hazırlığı yapmaları için zaman tanınıyor. 'Gönderdik birşeyler, İsrail'e zarar gelmeden, size zahmet, havada imha ediverin' deniliyor.

Nitekim, beklendiği üzere, sürü dronlar ve seyir füzeleri İsrail hava sahasına ulaşmadan ABD ve İngiltere tarafından imha ediliyor.

İsrail açıklama yapıyor 'Acımadı ki, acımadı ki...'

Her şey davul zurna eşliğinde...

Tiyatro gösterisinin gerçek adı 'İran'dan İsrail'e sevgilerle...'

Ha, bu arada, kuyruğu dik tutmak adına İran tehditkar bir açıklama savuracak, 'tekrarı olursa daha fena yaparım' diye masustan efelenecek.

Bir de saldırı için özellikle piyasaların kapalı olduğu hafta sonu tercih edilecek cumartesi başlayan 'showbusiness' pazartesi piyasalar açılmadan sönümlenecek.

Önceki gün, işim düştü, mahalledeki nalbura uğradım, benzer cümlelerle aynı mesele konuşuluyordu. Demek ki 'İran-İsrail düşmanlığı' senaryosu artık bayatlamış. Herkes 'fars'ın farkında...

Zaten, bu bayat senaryo meşhur dizi Kurtlar Vadisi'nde yıllar önce net biçimde ifade edilmiş.

Dizi karakterlerinden Polat Alemdar ve karşısındaki, iki ülke ilişkilerini konuşuyor.

Diyalog aynen şöyle: Bölgede İsrail ile İran arasında adı konmamış bir iş birliği var. İkisi de varlıklarını birbirlerine olan karşıtlıkları üzerinden sürdürüyor. İsrail olmasa İran bölgede hüküm süremez. İran olmasa İsrail Amerikalıları dilediği gibi kullanamaz.