ABD hangi evlilikten doğdu

Olaylara bakış açısı ve bilgi birikimiyle bir medeniyet perspektifi geliştiren, Türk düşünce hayatına birbirinden önemli eserler kazandıran, talebeler yetiştiren felsefeci Teoman Duralı'nın vefatının üzerinden iki yıl geçti.

Duralı Hoca ile çoğu günler göz göze geliyoruz; zira, masamın üzerinde epeydir duran ince bir kitabın kapağında Teoman Duralı'nın fotoğrafı var.

Gerçek Hayat dergisinin okurlara armağanı olan kitabın adı: Prof. Dr. Teoman Dural ile Konuşmalar...

Adından da anlaşılacağı üzere röportajlardan oluşan bir kitap ve röportajların tamamı farklı tarihlerde ve çeşitli vesilelerle Gerçek Hayat'ta yayınlanmış.

Derginin 1057. sayısında yer alan röportajda anlatılanlar adeta bugün Gazze'de yaşananların 'temel kazıcılarına' işaret ediyor.

'İngiliz-Yahudi ortaklığında Amerika'nın yeni siyaseti' başlıklı röportajın bir bölümünde şöyle diyor Duralı: Yahudilerin kuzeye çıkan kolları, 1500-1600'lü yılların başlarında Fransa üzerinden Hollanda'ya oradan da İngiltere'ye geçerler. İşte bu İngiltere'ye gelenler İngilizlerle bir çeşit (yazılı olmayan) ittifak kurarlar. O günden itibaren, yani 1600'lü yılların ortalarında dünyanın hakimi haline geliyorlar. O yüzden ben hep yaşadığımız bu medeniyete 'İngiliz-Yahudi' medeniyeti diyorum. Bu evliliğin ilk çocuğu ABD'dir. Din olarak da İngilizleri etkilerler. Yahudiliğe yatkın bir Hristiyanlık ortaya çıkar. İngilizlerin Hristiyanlığı Anglikan kilisesidir, uzantısı Evanjelizmdir. Bunu ABD'de görüyoruz. Evanjelistler Eski Ahit'e ağırlık verirler. Amerika'nın kurucu babalarının isimlerinin çoğu Eski Ahit adlarıyla anılır. Abraham, Samuel, Benjamin gibi Yahudi adları var.

Lakin Amerikan başkanlarından Yahudi olan yok. Şimdilerde mutlaka Yahudilerle bağlantı kurarak iktidara geliyorlar. Mesela Clinton'ın kızı, Trump'ın kızı Yahudiyle evleniyor, hatta Yahudiliği kabul ediyor. Biden'in yardımcısı olan kadın Kamala Harris, melezdir, onun kocası da Yahudi'dir.

İngilizler imar eder, üretir, Yahudiler parasal olarak destekler. Bu çağdaş medeniyetin temel ideolojisi, mali sermayeciliktir, finans kapitalizmi. O kapitalizmin finansmanını temin eden önemli ölçüde Yahudilerdir. Fabrikalaşma olayını İngilizler üstlenmişlerdir. Son 50 yıla değin böyle gelmiştir. Çünkü İngilizler büyük bir imparatorluk kurarlar, bu imparatorlukta yeni İngiltereler meydana gelir. Kanada, ABD, Avustralya, Yeni Zelanda, hatta Güney Afrika'yı da katabiliriz buna, bunlar hep yeni İngilterelerdir. O gidilen yerlere Yahudiler İngilizlerin sırtında yürümüşlerdir. İngilizler oraları ele geçirir, yerleşir, yer açar, hemen arkasından Yahudiler de oraları doldurur, mali açıdan destekler.