Sizin hiç kızınız öldü mü

Diyelim ki beş gün boyunca uyuyorsunuz. Uyandığınızda size şunu anlatıyorlar: "Senin artık kızın yok. Öldü. Nasıl öldüğünün görüntüsü kayboldu. Öldüren kişi de hemen serbest kaldı." Dinlemeye devam edebilir misiniz

Daha 14 yaşındaki Işıl Öykü Dinç'in ailesi, haberi böyle almadı. Ama okuduklarınızın daha fazlası yaşandı. Ölen bir çocuğun yaşı kadar adaletsizlik günler içine sığdırıldı.

Tarih: 18 Mayıs 2025.

Yer: Pendik/İstanbul.

Işıl Öykü, bir aracın çarpması sonucu hayatını kaybetti. "Şoför sarışın bir kadındı" diyen görgü tanıklarına rağmen, Ömer Faruk Ballı tutuklandı. İlginç olan ise soruşturmayı memur suçları soruşturma bürosunun yürütmesiydi. Ballı da araçtaki nişanlısı da özel bir hastanede hemşireydi. Kaldı ki ilgili büro memurların rüşvet ve yolsuzluk gibi görevleri sırasında işledikleri suçlara bakmakla yükümlüydü.

Ömer Faruk Ballı tutuklandıktan bir gün sonra cezaevinde yeni bir avukat buldu: Fatih Sadullah Selman. Avukat Selman'ın ismini arama motoruna yazdığınızda çıkan ilk iki sonuç şöyleydi: AKP Merkez Karar ve Yönetim Kurulu ile TÜRGEV Yönetim Kurulu üyesi.

Şimdi... Bir hukukçudan duymuştum, "Adliyede çay söyleseniz, 10 gün içinde gelir", bu sözü düşünün. Z

ira soruşturmanın seyri AKP'li ve TÜRGEV'li avukatın dosyaya girmesiyle değişti. 3 gün içinde, evet yazıyla üç gün içinde iddianame yazıldı. Bitmedi. Mahkeme hemen iddianameyi kabul etti. Bitmedi, tutuklu sanık Ömer Faruk Ballı özgürlüğüne kavuştu. Kısa süre sonra da ölüm arabasında birlikte olduğu nişanlısıyla evlendi.