Karamollaoğlu ile Kılıçdaroğlu ne konuştu

"Bazı konuları kendilerine aktaracağım." Böyle demişti Temel Karamollaoğlu. Altılı masanın tüm liderleriyle görüşme niyetini anlatıyordu. Nihayetinde önceki gün CHP lideri Kılıçdaroğlu ile görüştü. Peki, neydi o bazı konular, ne konuştularHem Saadet Partisi hem de CHP kulislerinde bu sorunun yanıtını aradım. Hatırlayın... Seçim Yasası değişince Karamollaoğlu "Üçüncü ittifak olabilir" çıkışı yapmıştı. Altılı masa dağılmadan "Saadet-DEVA-Gelecek ittifakı" demekti bu. Dahası, Karamollaoğlu iki partinin Saadet çatısı altında seçime girmesini arzuluyordu.Ali Babacan'ın "Seçime kendi adımız ve logomuzla gireceğiz" çıkışı da aslında Karamollaoğlu'na yanıttı. Üçlüden bir parti çatı olacaksa, onun DEVA Partisi'nin olmasını istiyordu. Gelecek Partisi lideri Ahmet Davutoğlu ise daha sıcaktı üçlü ittifaka. Hatta ve hatta Davutoğlu'nun partisini kurar kurmaz Saadet ile birlikte hareket etmek istediği konuşuluyordu. O günlerde hem Karamollaoğlu'nun hem de Oğuzhan Asiltürk'ün "daha erken" dediği öne sürülüyordu. İşte deniyor ki yeni yasayla gündeme gelen üç partinin birlikteliği rafa kaldırılmış değil. Halen gündemde. Karamollaoğlu'nun asıl niyeti yalnızca Babacan ve Davutoğlu ile görüşmekti. Lakin sonra bu planı tüm altılı liderlere doğru dönüştü. Özetle, Karamollaoğlu ile Kılıçdaroğlu'nun buluşmasının sırrı burada yatıyor. Saadet lideri üçlü ittifakın kurulması için CHP lideriyle de istişareler yapıyor. Kulislerde bu çaba "En çok vekil hangi yöntemle çıkacaksa ona çalışılıyor" diye tarif ediliyor. Mesele Babacan'ın ikna edilmesinde kilitli görünüyor. Bitirmeden yazayım... Altılı masaya yakın oturan kurmaylar arasında şu görüşü de işittim: "Altılı masanın 'güçlendirilmiş parlamenter sistemden' sonra ortaya kuvvetli bir hedef koymaması ileride güven kaybı yaratabilir. Daha fazla vakit kaybetmeden teknokrat görüntüden çıkıp, milletin duymak istediği konuların karara bağlanması gerek. Tabanları şimdiden seçime hazırlamak için ittifak meselesinin netleşmesi lazım."URFA'DA NELER OLUYORGece yarısı açıklanan listede birinci sırada onun adı var: Abdullah Erin. Şanlıurfa'nın valisi değil artık. Yeni görevinin "mülkiye başmüfettişliği" olduğuna cumhurbaşkanı karar verdi. Yani kızağa çekildi. Aslında o da uzun zamandır istifa etmek istiyordu. Çünkü Urfa'da siyasetin devleti esir almasına artık dayanamıyordu. Kurtuldu.