Yerelden Dünyaya

Yöresel ürünlerin coğrafi işaret tescili alarak dünyaca tanınması, o ürünlerin varlığını sürdürmesi için gerekli araçlardan biri. 4. İstanbul Coğrafi İşaretler Zirvesi bu yıl 'Yerele Değer, Dünyaya Değer' başlığıyla toplandı, yerel değerlerin global dünyaya taşınması konusunu tartıştı.

4. İstanbul Coğrafi İşaretler Zirvesi bu yıl toplantı temasını "Yerele Değer, Dünyaya Değer" olarak seçti. Zirve geniş bir katılım ile Metro Türkiye'nin ev sahipliğinde, Türk Patent ve Marka Kurumu ve Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) iş birliği ile gerçekleşti. Coğrafi İşaret kaydı "Türk Patent ve Marka Kurumu" tarafından yapılıyor. Yerel idareler, kurum veya ticaret odalarının yaptığı başvurular kurum tarafından değerlendiriliyor ve gerekli koşullar sağlandığı takdirde aday olan ürün tescilleniyor. Coğrafi işaret bir ürünü diğer benzer ürünlere göre farklılaştıran unsurları öne çıkarıyor. Örneğin bir bitki, meyve, sebze, tahıl, bakliyat türü gibi bir ürün bir yöreye endemik olup ya da yetiştiği yerin toprak cinsi, iklim koşulları gibi faktörlerle başka yerlerde yetişen benzerlerine göre farklı özellikler taşıyorsa, lezzet, koku, doku gibi farklı duyusal özellikleriyle o yöreye has bir ürün olarak coğrafi işaret tescilini alıyor. Bu ibareyi taşıyan bir ürünün pazarlanma gücü yükseliyor, deyim yerindeyse ürünün cazibesi artıyor. Tüketici açısından Coğrafi İşaret kaydı almış ürünlere duyulan güven artıyor, ürün hakkındaki kalite, köken ve kontrollü üretim süreçleri hakkında bir garanti işareti oluyor.

strong class'read-more-detail'Haberin Devamı

Kalite, köken, kontrol

Coğrafi işaretli ürünler söz konusu olunca bir ürünün gerçekten doğru ürün olduğunu bilmek önemli. Ürün kalitesi, kökeni, özgün özellikleri taşıyıp taşımadığının kontrolü hep tüketici açısından sorgulanması gereken noktalar. İşte burada üretici ile tüketici arasındaki bağın doğru kurulması önem kazanıyor.

Coğrafi işaret aynı zamanda ürünlere kimlik kazandırıyor, hikâyelerini ortaya çıkarıyor, böylelikle ürünün tanınmasını, pazarlanmasını ve giderek markalaşmasını getiriyor. Türkiye markalaşma potansiyeli olan zengin çeşitliliği ile fark yaratıyor. Metro Türkiye Meyve Sebze Kategori Müdürü Birol Uluşan tüm Avrupa ülkelerinde coğrafi işaret tescilli ürün sayısı 3500 iken Türkiye'de 2500-3000 potansiyel ürün bulunduğunu söylüyor. Avrupa Komisyonu Tarım ve Kırsal Kalkınma Genel Müdürlüğü Coğrafi İşaretler Birimi Direktörü Diego Canga "Kendi ulusal liginizde oynamayın, şampiyonlar liginde oynayın. Coğrafi işaret alınca daha iyi kazanırsınız. Avrupa'da ihracatın yüzde 16'sı coğrafi işaretli ürünlerden oluşuyor," diyerek AB pazarına açılmanın önemine dikkati çekiyor.

strong class'read-more-detail'Haberin Devamı

Boğaz'ın lüferi, Safranbolu'nun safranı

Geçtiğimiz aylarda Ezine Peyniri ve Ayaş Domatesi AB tescili almıştı. Ayrıca Karabük, Safranbolu safranı Avrupa Birliği (AB) tarafından korumalı menşe adı (PDO) alarak ilk coğrafi işaret tescilli baharat olmuştu. En yeni gelişme ise İstanbul Ticaret Odası başvurusuyla Boğaziçi lüferinin tescil almış olması. Artık lüfer AB yolunda diyebiliriz, çünkü Boğaz Lüferi olarak Avrupa Birliği tescili için de adımlar atılmış durumda. Yerelden dünyaya uzanan yolda öncelikle yerel ürünün yerinde korunması gerekiyor. Yereli değerlendirmek ve üreticiye değmek yoluyla yöresel ürünlerimizi dünya değeri hâline getirebiliriz.