Bağ-lar bizi bağlar

AYHAN DEMİR

Yaklaşık yirmi yıl önceydi.

İbrahim Tenekeci ile birlikte, Milli Gazete'nin düşünce sayfası için bir proje geliştirmiş ve ilk adımımızı atmıştık. Proje şuydu: Bosna Hersek, Arnavutluk, Kosova, Bulgaristan, Batı Trakya ve Makedonya'dan dini hassasiyetleri yüksek isimler bulacak ve onlara haftada bir, düşünce sayfasında yazı yazdıracaktık. Güzel ve önemli bir projeydi.

İlk yazı Kuzey Makedonya bölgesinden geldi. Yazının sahibi, daha ilk yazısında, bölgedeki bazı Müslüman grupların aleyhine sözler söylüyor ve birtakım iddialarda bulunuyordu. Haliyle, yazıyı yayınlamadık ve projeyi rafa kaldırdık.

Bir zamanlar İslâm beldesi olan topraklar elden gitmiş, Hıristiyanların eline geçmiş.

Oradaki İslâmi hayat felç olmuş, Müslümanlar yüzde seksen oranında kan kaybetmiş. Bütün bunlar gün gibi ortadayken, uğraşman gereken bunlarken, bir Müslüman olarak hâlâ Müslümanlarla uğraş!

Olacak iş mi bu Ama durumumuz da işte bu! Niçin birlik olamıyoruz sorusunun cevaplarından biri de budur.

Buradan şuraya geçelim:

Yıllar evvel hevesi kursağımızda kalan proje, 2022 yılında Yurtdışı Türkler Başkanlığı-YTB çatısı altında yayın hayatına başlayan, Bağ-lar isimli edebiyat, düşünce ve kültür dergisinde ete kemiğe bürünmüş.

Bağ-lar dergisiyle ilgili çok şey söylenebilir. Her şeyden önce: Çok önemli bir boşluğu dolduruyor. Onuncu sayısını ulaşan bu dergi, her geçen sayı daha iyiye gidiyor.

Kültür, sanat ve edebiyat, ağırlıklı olarak gençler üzerinden hayatını, varlığını devam ettirir. Gençleri dikkate almadan atılan adımların, yapılan işlerin karşılıksız kalma ihtimali yüksektir.

Bunun fazlasıyla farkında olan Bağ-lar, ağırlıklı olarak, Balkan ülkelerinde ve Türkiye'de ikamet eden Balkan kökenli genç kalemlerin çalışmalarına yer veriyor.

Dergiler, genç isimlere yazma disiplini kazandırır. Kuzey Makedonya'dan Mehmet Arif, Kosova'dan Taner Güçlütürk, Kuzey Makedonya'dan Meryem Krüezi, Batı Trakya'dan Hüseyin Mehmet, Arnavutluk'tan Nada Dosti, Kuzey Makedonya'dan Furkan Şaban ve Bosna Hersek'ten Behiya Arıkan yaşları oda sıcaklığının altında olmasına rağmen hemen her sayıda şiir, öykü veya denemeleri yer alan isimlerden birkaçıdır.

Dergiler, kültür cephesinin en ön safında yer alır. Her sayıda bir dosya konusu belirleyen Bağ-lar, ilk sayısında Balkan edebiyatı üzerine eğilmişti. İkinci sayının dosya konuları ise çizgiler, sınırlar ve izler oldu. Daha sonraki sayılarda sırasıyla; ev, şehir ve şahsiyetler gibi önemli ve dikkat çekici konularda yazılara ev sahipliği yaptı.

Dergiler, mana dünyamızı ayakta tutan sütunlardan biridir.

Bugün şiirlerini kürsülerde okuduğumuz, millî hafızada silinmez yeri olan Mehmet Akif, Necip Fazıl, Sezai Karakoç gibi şairler dergi mutfaklarında bulunmuşlardır. Müberra Karadayı, Mümin Ali, Taner Güçlütürk, Behiya Arıkan, Hüseyin Mehmet ve Mehmet Arif, derginin hemen her sayısında şiirlerini görebildiğimiz isimlerdendir.

Dergicilik, ortak mizaçların, yakın duyguların, benzer hassasiyetlerin birbirini bulmasıdır. Sık sık duyuyoruz:

Yeni bir nesil yetiştirmekten bahsediliyor. Gençlik en faydalı ve kalıcı şekilde dergilerde yetiştirilir. Aktif bir dergi, geniş kadrolu ve yüksek bütçeli birçok genel müdürlükten daha yararlıdır. Bağ-lar dergisi, farklı ülkelerde yaşasalar ve farklı anadillere sahip olsalar da, aynı hali paylaşan birçok genç şair ve yazarı aynı çatı altında buluşturuyor.

Dergicilik, meşakkatli bir iştir. Dergin varsa, derdin de vardır: Dava.