Eminim benim gibi Galatasaraylı futbolseverler de maçları izlerken takımlarının o an ne yapacağını değil, geleceğe dair ne gibi sinyaller vereceğine odaklanıyor. Takımda kim kalır, kim gider, kime şans verilmeli gibi sorulara cevap aranıyor. Özellikle son iki maçın küme düşme hattındaki takımlarla olması bu konudaki seçiciliği daha da artırmış durumda.Öncelikle dünkü maça ve Torrent'in tercihlerine bir göz atalım...Kendisinden beklenenin aksine Altay karşısına da gençlerine şans vermedi İspanyol Hoca... Altyapıdan kimseye şans vermediği gibi Morutan ve Barış Alper Yılmaz'ı maç kadrosuna almadı. Babel ve Gomis ile başladı, 80'de Ömer Bayram ile Arda Turan'ı oyuna soktuİlk yarı sahada etkili bir takım vardı... Kerem Aktürkoğlu başta olmak üzere, Pulgar, Nelsson ve Marcao göze batan isimlerdi. Pek çok fırsat yakalayan takım, Kerem'in ayağından gelen golle skoru değiştirdi, diğerlerini cömertçe harcadıİkinci yarı Altay, oyunu biraz olsun dengeledi... Birkaç da pozisyon buldu. Baskının arttığı dakikalarda Sarı-Kırmızılı takımın defansif hattında neredeyse sarı kartlı duruma düşmeyen kalmadı. Deyim yerindeyse reaksiyon vermeye takatleri yoktu!Gelelim, girişte bahsettiğim soruların bendeki karşılıklarına...- Bir kere Torrent ile yollar ayrılmalı... Bir mantıklı açıklaması var ama duygusal olarak da böyle! Hoca seçim kararının alınmasıyla birlikte oyunla ilgili iddiasını da kaybetmiş gibi gözüküyor. - Pulgar, Halil Dervişoğlu zaten kiralık... Her ne kadar oynamasa