Galatasaray Başkanı Dursun Özbek dün Aksan Sanat ve Sanayi Günleri'nin konuğuydu. Hayatına ve Galatasaray'a dair güzel detaylar paylaştı. Şampiyonluk yarışıyla ilgili çarpıcı ifadelerini bugün sayfalarımızda okuyacaksınız... Benim parantez açma ihtiyacı duyduğum bölüm gençlere verdiği 'Her şey hayal kurmakla başlar' tavsiyesi ve devamında anlattıklarıydı... Domatesin bile ağustosta kızardığı Şebinkarahisar gibi zorlu bir coğrafyada, çiftçi bir ailenin çocuğu olarak doğduğunu söyledi Özbek, "O zamanlar nüfus cüzdanları sayfalıydı ve meslek bölümü de yer alırdı. Benimkinde reçber yazıyordu. Sanırım reçberden başka ne olabilir ki diye düşünülüyordu." dedi. Sonra yatılı olarak okuduğu Galatasaray Lisesi'nin yatakhanesinde arkadaşlarıyla kurduğu dönemin Galatasaray Başkanı 'Selahattin Beyazıt gibi olma' hayallerini anlattı, "Galatasaray başkanı, vergi rekortmeni bir iş insanıydı... Hep hayal kurardım bir gün onun gibi başkan olup bu büyük camiaya hizmet eder miyim, onun gibi başarılı bir işadamı olur muyum" diye... Özbek bunları anlatırken, Mehmet Akif'in babasından kalan hamal küfesini tekmeleyen Hasan'ı canlandı gözümde. Platon'un mağaraya zincirlenmiş tutsakları gibiyiz pek çoğumuz diye düşündüm sonra. Zincirlerinden kurtulup, ışığın kaynağını keşfe çıkamazsan, ilelebet o mağarada kalmaya mahkumsun.İşte babasının İstanbul'a göç etmesi ona, Mekteb-i Sultani'nin kapılarını, o kapılar da hayallerine kavuşma yolunu açmış. Özbek, "Bugün bu hayalim gerçek oldu" dedi ve samimi açıklamalarına devam etti: "Nüfus cüzdanında reçber yazan