Halkımız darbeye geçit vermiyor

19 Mart Çarşamba günü henüz şafak sökmeden, insanlar ve bütün doğa bir ilkbahar sabahını yaşama sevincini duyumsamaya hazırlanırken İstanbul Belediyesi'nin başarılı başkanı, Cumhuriyet Halk Partisi'nin cumhurbaşkanı adayı, bütün bir halkın gönlünü kazanmayı başarmış seçkin siyaset adamı Ekrem İmamoğlu'nun evi 20 polis aracıyla kuşatılarak basıldı ve sayın İmamoğlu adi bir suçlu gibi gözaltına alınarak Emniyet müdürlüğünde ilk iki gün ifadesi bile alınmadan tutuldu. Belediyenin başkaca görevlilerine ve İstanbul'un birkaç belediye başkanına daha aynı işlem uygulandı.

Ardından olanlar sadece Türkiye'de değil bütün dünyada bilindiği için tekrarlamaya gerek yok. Özet olarak dünyanın en büyük metropollerinden biri olan İstanbul'un başkanı ve başkaca aydınlar ve belediye görevlileri şu anda hapistedir. Hesap açık seçik ortadadır ve herkesçe bilinmektedir. 19 Mart sabahı erken saatte başlatılan, çok önceden planlanıp hazırlanmış bir darbe girişimidir. Ülkemizi ortaçağ karanlığına ve Ortadoğu kaosuna sürüklemede zaten epeyce yol alan karanlık güçlerin son ve pervasız, kanunsuz, adalet ve demokrasi karşıtı girişimidir.

Fakat Türk halkı, sevgili halkımız, genciyle yaşlısıyla kadınıyla erkeğiyle üniversite öğrencisi ve işçisiyle memuruyla esnafıyla köylüsüyle bütün bir halk olarak başta İstanbul, Ankara, ve İzmir olmak üzere, istisnasız bütün şehirlerde, bütün ülkede muhteşem bir direnişle bu darbe girişimime karşı koymuştur.

Yasadışı tutuklamalara ve uygulamalara, iktidar yandaşı medya çevrelerinin vicdansızca iftiralarına karşı yasal süreçler işletiliyor olsa da darbeyi ve her türlü kötülüğü engelleyecek olan asıl güç halkın kitlesel direnişidir.

Başta Saraçhane olmak üzere İstanbul'un ve yurdun birçok toplanma alanında sayıları milyonlara ulaşan yurtseverlerin katılımıyla gerçekleşen direnişler darbecilere unutamayacakları bir gözdağı olsa da elbette bununla yetinilmeyecektir.