Hukuk dışı tutuklamaların ve suçlamaların 19 Mart'tan bu yana ivmesinin gittikçe hızlanması, pek çok kişi için olduğu gibi benim zihnimde de şu soruyu doğurmuştu: Bu kadar kötülük tek bir kişinin ya da bir grup insanın eseri mi, yoksa daha geniş çevrelerce hazırlanan bir planın uygulanması mıdır Doğrusunu söylemek gerekirse bu soru zaten AKP'ye ve parti henüz kurulmuşken onun Beyaz Saray'da ağırlanan liderine ilişkin olarak hep vardı. Sözünü ettiğim yakın süreçlerde ise yanıtını tam olarak bulmuş görünüyor. Evet, günümüzde yapılanların tek bir kişi yada bir grup insan olarak sorumluları elbette vardır fakat bu kadar pervasızlaşmak ancak çok daha büyük bir planın bir parçası olarak mümkün görünüyor.

Amerika Birleşik Devletleri'nin ülkemizdeki yeni büyükelçisi Thomas J. Barrack'ın Osmanlı milletler politikasını öven sözleri haklı tepkilere yol açtı. Barrack, sömürge valisi olarak nitelendi. Ben daha da ileri giderek Trump'ın adamı olan bu Ortadoğu uzmanı dolar milyarderinin günümüz koşullarında bana casus Thomas Edward Lawrence'ı anımsattığını söyleyeceğim. (Şu anda fark ettiğim adaşlıkları da cabası!)

Bu kişinin diplomatik deneyimine ilişkin bir bilgiye ulaşamadım. Fakat Ortadoğu'da milyarlarca dolarlık yatırımı olan bir şirket sahibi-yöneticisi olarak Ortadoğu'yla yakınlığı çok açık.

Trump'ın Türkiye'de ABD büyükelçisi olarak görevlendirdiği bu kişinin, Osmanlı konusundaki cahilane sözlerinin yanı sıra Suriye'de