Çıkışsız bir yol hikâyesi

İnternet sitesinde yazdığında göre 'alanının ilk ya da tek değil ama en iyi' olma iddiasında bir 'insan üreme merkezi'. Yerleri Kiev'de. Hizmetleri tek tek detaylı sayfalar, fotoğraflar, şemalarla açıklanmış. Yumurta bağışı yapmak ya da taşıyıcı anne olmak üzere başvurabiliyorsun ya da bu hizmetleri almak için. Taşıyıcı annelik için üç ayrı fiyat kategorisi belirlenmiş; standart, standart plus ve VIP. Kimi fotoğraflı profiller var, gülen fotoğraflar, yaşları 25-30 civarında genç kadınlar. Boy, kilo, vücut tipi bilgileri yazıyor, üniversite mezunu hepsi…

Özcan Alper'in gösterime giren son filmi "Erken Kış", bu kadınlardan birinin hikâyesini anlatıyor. Yarı Gürcü yarı Ukraynalı, savaş mağduru bir kadın; Lia (Leyla Tanlar). Orta yaşlı bir mühendis olan Ferhat (Timuçin Esen) ve doğurma yaşını kaçırdığını ve bunun için de kocasını suçladığını (daha pek çok şey gibi) anladığımız eşi Handan için taşıyıcı annelik yapmış. Altı ay kadar da aileyle birlikte yaşamış ve doğal olarak bu sürede doğurduğu bebekle bağ kurmuş. Şu anda da aralarındaki yasadışı anlaşma gereği Gürcistan'a dönmesi gerekiyor.

"Erken Kış",Ferhat'ın Lia'yı götürüp Sarp sınır kapısına bırakacağı araba yolculuğu ile başlıyor (ve bitiyor). Arada da Doğu Karadeniz yollarında türlü engellerle karşılaşıyorlar, uzayan yolda yeni insanlar tanıyor hatta Ferhat'ın yıllardır uğramadığı baba evinde bir düğüne bile katılıyorlar. Bu sırada yavaş yavaş anlıyoruz ki Lia'nın o evde tek bağ kurduğu kişi bebeği Ada olmamış, Ferhat ile de aralarında adı konmayan bir şeyler var. Bu çıkışsız yolculukta Lia bütün dış etkenler tarafından kuşatılmışlığına rağmen ne istediğini bilen cesur bir karakterken karşısında mutsuz ama konfor alanından çıkmaya, 'dağları delmeye' gücü olmayan bir Ferhat görüyoruz.

Filmin senaryosunu Uğur Aydedim ile birlikte kaleme alan Özcan Alper bir kez daha memleketi Doğu Karadeniz'in etkileyici coğrafyasında (Yağız Yavru'nun görüntü yönetmenliğinde) etkileyici bir görsel dünyada anlatıyor hikâyesini. Tanlar ve Esen'in yanı sıra Murat Kılıç, Nastya Bogdanova, Umay Anadolu Kaboğlu, Tea Dolidze ve Atakan Yılmaz'ın rol aldığı filmin yola çıkış noktası olan 'bir bedenin kiralanması' başlı başına düşündürücü, hele hele bu taşıyıcı anne savaş mağduru olduğu ve buradan bir çıkış yolu umduğu için misliyle yürek burkan bir mesele. Filmin başındaki ve sonundaki "Damızlık Kız"ı hatırlatan 'seçme' sahneleri inanılmaz etkileyici. Lia da filmle Altın Portakal'da En İyi Kadın Oyuncu Ödülü'nü alan Leyla Tanlar'ın güçlü performansıyla dokunaklı bir karakter olarak seyircinin kalbinde yer ediyor.