Türk devletleri teşkilatı içinden bir güvenlik örgütü doğuyor
Türk Devletleri Teşkilatı (TDT) Zirveleri her yıl yapılmaya devam etmekte olup, her seferinde bir öncekine göre gelişmeler kaydetmektedir. 10'uncu zirve 03 Kasım 2023'te Kazakistan'ın başkenti Astana'da gerçekleştirilmiş ve önemli gelişmelere şahit olunmuştur. 06 Temmuz 2024'te de Zirve, Cumhurbaşkanları veya Başbakanların katılımıyla Azerbaycan Şuşa'da gayriresmî olarak toplanmıştır. Bu yıl yapılacak olan 11'inci Zirvenin de 23-25 Ekim 2024'te Kırgızistan'ın başkenti Bişkek'te yapılması planlanmıştır.
Teşkilatta savunmagüvenlik konusu da ağırlık kazanıyor
Teşkilatın temel amaçlarından; taraflar arasında karşılıklı güvenin güçlendirilmesi, bölge ve bölge dışında barışın korunması, dış politika ve ekonomi konularında ortak tutumlar benimsenmesi oldukça önemli hususlardır. Terör, hukuk, ticaret, teknoloji, iletişim, sosyal ve kültürel alanlarda iş birliği yapılması konuları da temel amaç ve görevler kapsamında yer almaktadır. Ülkelerin konulara göre belirlenen ilgili birimleri, yıllık yapılan programa göre toplantılarına ve faaliyetlerine devam etmektedir.
Teşkilat tarafında kabul edilen "2040 Türk Dünyası Vizyonu", Türk dünyasının entegrasyonuna yol gösterecek niteliktedir. Bu vizyonun üye ülkeler arasında iş birliğinin somutlaşması ve özellikle ekonomi alanında iş birliğine imkân tanıyacağı beklenmektedir.
Bu vizyon ve ülkeler arasında sağlanan işbirliğinin, özellikle dış politika konularında ortak tutumlar benimsenmesini güçlendirdiği ve bunun da teşkilat ülkeleri arasında dayanışmayı arttıracağı beklenmektedir. Nitekim gelişmeler bu konularda her geçen gün ilerlemeler olduğunu göstermektedir.
Teşkilatın gittikçe gelişmesi ve dayanışma ve iş birliğinin artması, güvenlik alanında da ilerlemeler kaydedilmesini beraberinde getirmiştir. Bu konuda ikili ilişkilerden ayrı olarak, TDT'nin tümüyle değil, Orta Asya beşlisi olarak da adlandırılan Türk Cumhuriyetleri Kazakistan, Kırgızistan, Özbekistan, Türkmenistan ve Tacikistan'ın bölgesel olarak, askerî güvenlik alanında birlikte ve müştereken hareket etmeye başladığı görülmüştür.
Bu kapsamda Orta Asya beşlisinden Türkmenistan hariç 4 ülke, Azerbaycan Silahlı Kuvvetleri ile birlikte beşli olarak, Kazakistan topraklarında, 08 Temmuz 2024'te başlayıp bir hafta süren ve 4000 askerin katıldığı "Hazar'da Birleştik-2024" tatbikatını gerçekleştirmiştir. 09 Ağustos 2024'te de Kazakistan'ın başkentinde Astana'da 6'ncı Orta Asya Türk Cumhuriyetleri İstişare Toplantısı yapılmış, Azerbaycan Cumhurbaşkanı Aliyev'de bu toplantıya onur konuğu olarak davet edilmiş ve katılmıştır. Örgütün artık "altılı" duruma geldiği söylenebilir.
Son yıllara kadar tarafsızlığını koruyan Türkmenistan'ın, bu tatbikata şimdilik fiilen iştirak etmemiş olsa dahi, ona gözlemci göndermesi ve güvenlik toplantılarına tam olarak iştirak etmesi de gelişen hareketin içinde olduğunu gösteren önemli bir husustur. Bu birlikteliğe yeri ve zamanı geldiğinde Türkiye'nin de katılması ve ilgi durumuna göre fiili olarak da faaliyetler içinde bulunması beklenmelidir.
SavunmaGüvenlik konusundaki özgüven
Sovyetlerin dağılması, Türk Cumhuriyetlerinin bağımsızlığını kazanmasından sonra da bu ülkeler oldukça uzun bir süre Rusya'nın etkisinde kalmıştır. Bu Cumhuriyetler esas olarak bir taraftan Rusya'nın etkisindeyken, diğer taraftan da kısmen de olsa Çin'in bölgede etki yaratmaya çalıştığı da müşahede edilmiştir.
Ancak zaman içinde ortaya çıkan jeopolitik gelişmeler, onların kendi çıkar ve güvenlikleri istikametinde hareket edebilmesine imkân yaratmış, bir noktada da mecbur bırakmıştır. Bu kapsamda Orta Asya Türk Devletlerinin savunma politikaları ve güvenlik alanında iş birliği yapması ihtiyacı ortaya çıkmıştır.
Bu iş birliği çerçevesinde, Orta Asya ve çevresinde bölgesel bir güvenlik mimarisinin oluşturulması, bu bölgeye yönelik güvenlik riskleritehditleri ve bunları karşılayacak tedbirleri içeren bir çalışma yapılması önemli hale gelmiştir.
Orta Asya Türk Cumhuriyetlerinin, kendi bölgeleri için bir güvenlik mimarisi oluşturmasını mümkün kılacak kadar öz güvenli olarak hareket edebilmesi nedeninin, kendilerinin daha etkin hale gelmesinden ve bölgesel güvenlik ihtiyacından ortaya çıktığı görülmekle beraber, Rusya'nın ve Çin'in dikkatini ve gücünü, bu bölgeyi kontrol edebilecek kadar yönlendirmede, içinde bulunduğu şartlar itibarıyla sıkıntı içinde olmasından kaynaklandığı söylenebilir.