Seçim sonrası dış politika

Seçimlerin ardından dış politika ve güvenlik konularında, Türkiye'nin izlediği politikalarda radikal bir değişim olmayacağı beklenmektedir. Ancak önemli olan, Türkiye'nin ulusal çıkarlarıyla, dış ülke ve uluslararası kuruluşların beklentilerinin birbiriyle uyumlu olup olmadığıdır.Gelişmeler, her iki tarafın beklenti ve çıkarlarının, önemli ölçüde birbirinden farklı olduğunu göstermektedir. Esas olan bu farklılığı taviz vermeden, iç politika ve ideolojik düşüncelere alet etmeden iyi yönetmektir.Suriye politikasıTürkiye'nin bu konudaki ana düşüncesi, Suriye kuzeyinde kendisine tehdit olan terör yapısını önlemektir. Bu terör yapısı SDGPKK olarak, özellikle ABD'nin desteğiyle özerklik yolunda oldukça mesafe almıştır. AB'nin birçok üyesi de bunu desteklemektedir. Rusya da bu özerk yapıyı kabullenmiş görünmektedir. Aralarındaki fark, ABD'nin bu yapıyı daha iyi kontrol edebilmek ve kendine müzahir olmasını sağlamak için zayıf bir merkezi hükümet kontrolü, Rusya'nın ise tam bir merkezi hükümet kontrolü istemesidir.Bu özerk yapı Suriye'nin toprak bütünlüğünü bozmakta, beka ve güvenliğini tehdit etmektedir. Türkiye ve Suriye'nin ortak tehdidi olan bu yapıyla birlikte mücadele etmesi uygun olacaktır. Eğer Suriye, Türkiye'yle bu konuda iş birliği yapmak istememekte ısrar ederse, Türkiye tutumunda hiçbir değişiklik yapmadan yoluna devam etmelidir. Sığınmacılar konusu büyük sorundur.SığınmacılarTürkiye'nin sadece Suriyeli değil, çoğu da kaçak olan tüm sığınmacılar konusundaki tutumu, ulusal çıkarlarıyla ters düşmektedir. Sayısı çok artan sığınmacılar, ülkenin ekonomisini, demografik yapısını, sosyal yaşantısını, psikolojik durumunu, iç politik yapı ve asayişini tehdit etmektedir.AB bunların, kendi çıkarları için Türkiye'de kalmasını istemekte ve desteklemektedir. Seçim sonuçlarından çok memnundur. Geri kabul anlaşması aleyhimize işlemektedir. Konu iç politik beklenti ve ideolojik düşünceleri bir taraf bırakıp, derhal çözümlenmeli ve Türkiye bu yükten kurtulmalıdır.Rusya-Ukrayna savaşıTahıl anlaşması ve Ukrayna'ya yapılan yardımlar Batı'dan destek görmekte, ancak Rusya'ya uygulanan yaptırımlara Türkiye'nin fazla uymaması ise rahatsız etmektedir.Diğer taraftan Rusya da, Türkiye'nin Ukrayna'ya verdiği özellikle SİHA ve İHA'ların müttefiklik anlayışıyla bağdaşmadığı gerekçesiyle rahatsız olduğunu sıklıkla hatırlatmaktadır.Türkiye'nin NATO üyeliği ve Batı müttefikliği ile Rusya'yla birçok konuda yaptığı işbirliğini dengeli yürütmesi ve barışı kolaylaştırma çalışmalarına devam etmesi uygun olacaktır.Doğu Akdeniz ve Kıbrıs politikasıTürkiye'nin Doğu Akdeniz'de uluslararası hukuk çerçevesinde yürüttüğü enerji kaynakları politikası ve buna ilişkin uygulamaları, başta Yunanistan olmak üzere ABD ve AB'yi rahatsız etmiştir. Sismik araştırmaların yavaşladığı görülmüştür. Geri adım atılmamalıdır.Uluslararası hak ve hukukunu gözeterek ulusal çıkarlarını korumak amacıyla Doğu Akdeniz'e komşu ülkelerle yaptığı ve yapacağı deniz yetki alanları anlaşmalarına önem vermesi, bu anlaşmaların muhatabı ülkelerin de menfaatlerine olacağını anlatması ve onları