Namussuzların çoğaldığı bir devirde namus...

ALİ SANDIKÇIOĞLU

Günümüz dünyasında, ülkemizde de üzülerek ifade edelim ki, her türlü namussuzluk revaçta.

Ne hikmetse akıllı, ahlaklı, namuslu, helali, haramı bilen insanlar bir kenara itilmiş, sözüne güvenilmeyen, ahlaki değerlerden yoksun. Yanar döner, istismarcı, yalancı, riyakar, sahtekar, insanlar günümüzde hemen hemen her camiada siyasi, ticari, dini sahalarda cirit atıyorlar.

Söz sahibi olanlar, namus, iffet sahibi olanlar değil, küçük maddi menfaatler ve çıkarlar uğruna tüm değerlerini satan namussuzlardadır. Öyle kılık ve kıyafetlere yahut renklere giriyorlar ki, zamanın en güvenilir, en namuslu insanlar olarak kendilerini öne çıkarmaya çalışırlar.

Kendilerini her ortamda namuslu göstermeye çalışan haddi zatında namussuzun ta kendisi olanlar, bulundukları ortamlara göre renk alır, renk değişirler. Namus edebiyatı, doğruluk edebiyatı yapmaktan çekinmezler. Böylece de nicelerini kandırmaya ve kendi arzu istek ve emellerine muvaffak olurlar.

Bu tipler kendilerini iyi insan, güzel insan olarak takdim etmeye çalışır etraflarındakileri etkileyeceklerini zanederler.

Beyinlerinde kuyrukları birbirlerine değmeden dolaşan tilkiler vardır.

Bütün planları bir yerlere gelmek, makam, mevki ve maddiyat elde etmek içindir. Böylece toplumda kendilerinin en güvenilir, en değerli insan olduklarını zanederler. Bu tip insanlar esasında namussuzların önde gidenlerindendirler.

Yaptıkları yanlışlardan, ahlaksızlıklardan hiçbir zaman hicap duymaz yüzleri kızarmaz.

Şayet yaptıkları rezillikler, namussuzluklar birileri tarafından fark edilip yüzlerine vurulunca da duymazlıktan gelir, üzerlerine almazlar konuya başka, başka taraflara çekerler, rezaletlerini örtmeye çalışırlar. Devrimizde devlet başkanları ve normal insanlar arasında bu tiplere rastlamak mümkün.

"Namuslu insan her daim bedel ödemeye hazır olmalıdır; Çöküntü dönemlerinde özellikle bu bedel büyur." (Alıntı)

"Irz ve namustan mahrum olanlar, millet ve vatan hissi taşımazlar; Böylelerinden sakınılmalıdır." (Mevlana)

"Namus içinde yaşanılan bir çadır, ahlaksızlığın hüküm sürdüğü bir köşkte yaşamaktan daha sevimlidir." (alıntı)

"Haysiyet, sadece başarılarla değil doğruluk ve namus ile inşa edilir."

"Kim namus ve ahlak şövalyeliği yapıyorsa, biliniz ki en namussuz odur." (Friedrich Nietzsche)

Namus ile alakalı olarak merhum N. Fazıl Kısakürek yıllar önce neler yazmıştı birlikte okuyalım:

"Namus kelimesi dilimizde yaygın olarak ırz, iffet, haya, edeb, doğruluk, dürüstlük, itibar, güvenilirlik, ahlâkî ölçülere bağlılık, emniyet, şan, şeref, temizlik gibi fazilet ve yüksek değer taşıyan hasletleri ifade etmek için kullanılır. Yunanca asıllı bir kelime olduğu söylenir. Namus kelimesi dilimizde daha çok "