Dinimize saldıranlar İslam dinini bilmiyorlar.

Dinimize saldıranlar İslam dinini bilmiyorlar.

Ali Sandıkçıoğlu

Her fırsatta dine ve dindarlara saldıran insanlara rastlamamız mümkün.

Ezan okuyanlara, sala okuyanlara saldıran zavallıları gördük.

Hâlâ bu çağda insan haklarından dem vuran nice zavallılar dinin emrine uyarak kapanan hanımlara aleni olarak veya yazılarıyla, filmleriyle, demeçleriyle saldırıp kınayanlar nice beyinsizler vardır ülkemizde.

Bunlar gerçek manada İslam dinini bilmiyorlar..

İnaden ve bir kısım siyasi görüşlerin tesiri altında kalarak İslam'a düşman olup, küfür ehli olmayı tercih ediyorlar

Oysa:

"Müslümanlığın sulh ve selamet ve cihanşümul bir medeniyeti gaye edindiği itiraz kabul etmez bir hakikattir.

Bir ismine de medeniyet-i Muhammediye diyebileceğimiz bu din-i mübin'in gaye ve hedefini belki bir cümle ile ifade etmek mümkün olmaz.

Fakat tam ahlaklı, şefkatli ve faziletli bir insan topluluğunu kastettiği söylenebilir.

Gayet tabiidir ki, ilahi bir müessesenin lüzum ve hikmetini, vecibe ve hedefini bugün ancak geniş bir vukuf ve ilim sayesinde kavrayabiliriz.

Bundan dolayı Zat- ı Kibriya Kur'an-ı Keriminde ilme, hiçbir dinde rast gelinmeyen aşırı bir kıymet vermiştir.

Yalnız şunu iyi bilmeliyiz ki, bütün ibadetlerimiz başlı başına birer gaye ve hikmetin mahsulüdür.

O gayeden uzak, o hikmetlerden gafil oldukça amellerimiz de ihlas olduğunu iddia edemeyiz.

Bütün ibadetler yerine getirildiği ve hikmetlerin nüfuz edildiği gün, zamanı saadette olduğu gibi bambaşka, parlak, nurlu, imanlı ve yüksek bir cemiyet meydan gelir.

İslam dininin vazii bizzat Cenab-ı Hak olmasına rağmen, Dinimiz en son ve en tekâmül etmiş din, Peygamber Efendimizin (sas) son peygamber olduğu bilinmesine rağmen bir kısım karanlıkta kalmış sözde aydın din düşmanları İslam dinine saldırmaktan geri durmuyorlar:

"Öyle günler oldu ki, mukaddesatımıza küfredildi. Peygamber-i Zişan Efendimize en terbiyesizce hürmetsizlikler de bulunuldu.

Müslüman Türk'ü din ve imandan uzaklaştırmak için bir sürü hazele (Kalleş, bayağı, alçak, kimseler reziller, namertler) ve dinsiz apaçık faaliyetlerde bulundular.

Buna karşı ibadet müessesesinin sadece birkaç faslını tatbik eden insanlarda neden bir aksül-amel, bir infial meydana gelmedi.

O meşum günlerde burada tekrarı dahi küfür sayılacak birçok hakaret ve tecavüz karşısında başını kaldıran kaç kişi çıktı..

Bu bizim Müslümanlığı yanlış anladığımızın neticesidir.