Amin (2)

Amin (2)

ALİ SANDIKÇIOĞLU

(Geçen haftadan devam.)

AMİN KUR'AN-I KERİM'DEN BİR AYET MİDİR

Amin kelimesi Kur'an-ı Kerim ve Fatiha'dan bir ayet değildir. Bunda icma vardır (Beyzavi). Çünkü kıraat alimleri arasında "İmam" denilen Hz. Osman'ın (RA) mushafında Amin yoktur Sahabe-i Kiram ve tabiinden de Amin'in ayet olduğuna dair bir rivayet de yoktur. Sahihi Buhari'de Ebu Hureyre (RA) rivayet edilen bir hadisi şerifinde Peygamber Efendimiz (SAS) şöyle buyurmaktadır: "İmam Fatiha'yı tamamlayıp Amin dediği sıra siz de Amin deyiniz! Her kimin te'mini meleklerin amin demesine tevafuk ederse onun geçmiş günahları mağfiret olunur.". Amin Kur'an-ı Kerim'den değildir. Fatiha-i şerife okunduktan sonra biraz ara ile amin demek usuldendir. Bu da Amin lafzının ayetten olmadığının bir ifadesidir. Amin kelimesinin Kur'an-ı Kerim ayetlerinden olmadığı hususunda İslam alimleri aralarında bir ihtilaf gözükmemektedir. Hepsi ittifak halindedir (Umdet-ül karı C.3 S.107). Buhari ve Müslimin rivayet ettiği bir hadisinde Peygamber Efendimiz (SAS) şöyle buyurmaktadır: "İmam "Gayrilmağdubi aleyhim veleddallin" dediği zaman siz de amin deyiniz!". Ebu Davud ile Tirmizinin Vali bin Hacer'den rivayet ettiklerine göre: "Resul-i Ekrem "Veleddallin"i okuduktan sonra yüksek sesle "Amin" demiştir.". Muhammed bin Hasan'ın El'asarında Ebu Hanife tarıkı ile İbrahim Nehaiden şöyle rivayet eder: "Dört şeyi imam gizlice okur. Euzu, bismillahirrahmanirrahim, Sübhaneke ve Amin.".

EDEBİYATTA:

Türk edebiyatında "Amin" kelimesinin en güzel bir şekilde kullanıldığı şiirler: Süleyman Çelebi hazretlerinin mevlidinde olan:

"Ya ilahi! Kılma bizi dallin,

Bu duaya cümleniz deyin: Amin!"

ile, Milli şairimizin balkan faciası ile alakalı yazdığı şiirleridir:

"Ya ilahi! Bize tevfikini gönder Amin!

Doğru yol hangisidir, millete göster Amin!

Ruh-i İslami şedaid sıkıyor, öldürecek

Zulmü te'dib ise maksui mehibin, gerçek.

Nare yansin mı beraber bu kadar mazlümin

Bi günahiz çoğumuz, yakma ilahi!... Amin!".

AMİN: Dört Arabi harfi ile yazılan bir kelimedir. Elif, Mim, Ye, Nun.

Elif: Adem (AS) isminden alınmıştır.

Mim: Muhammed (SAS) efendimizin isminden alınmıştır.

Ye: Yahya (AS) isminden alınmıştır.

Nun: Nuh (AS) isminden alınmıştır (Tefsiri Fatiha).

Peygamber Efendimiz (SAS): "Amin dört harften ibarettir. Kim ki, Amin derse; Hz. Allah (CC) onu dört çeşit beladan korur:

1-İmanın zevalinden

2-Yevmi arasat korkusundan,

3-Sırat ahvalinden,

4-Ebedi cehennemde kalmaktan." (Tefsiri kebir).

Enes ibni Malikten şöyle rivayet edilmektedir: "Cenab-ı Hak Musa'ya (AS) Ümmeti Muhammed dört harf verdim." buyurdu ve bu harflerin: "Birincisi Tevrat'tan, ikincisi İncil'den, üçüncüsü Zebur'dan, dördüncüsü Kuran'dan.". Musa (AS) Cenabı Hakka hitap ederek: "Ya Rabbi o harfler nelerdir" Allahu Teala Hazretleri: "Onlar Amin harfleridir. Kim ki inanarak yaptığı duasının sunanda Amin derse dört kitabı okumuş gibi olur." (Hazinetül Esrar S.117). Denilmiştir ki; Amin kelimesinin Elifi Rüknü arşa, Mimi rüknü kurse, Ya Lehvi mahfuza, Nun ise Kalem üzerine yazılmıştır. Kim ki duasının sonunda Amin derse bu makamların hepsi hareket eder, söyleyen kişi için istiğfar ederler. Allahu Teala Hazretleri bunun üzerine: "Şahit olun ben onları affettim der.". Bir başka rivayette ise Amin kelimesindeki;