Ruhu rahat ettirmek

Zaman olur ki insan, işiten güçten, yoğun çalışma temposundan dolayı yorulur ve "ruhum sıkıldı" der. Kısa bir süre de olsa bir mekân, bir atmosfer değişikliği yapmaya; dinlenip, ruhen rahatlamaya ihtiyaç duyar.

Gerçi bizim gibi mütekait kimselerin kayda değer, bağlanıp kalmasını gerektiren işleri güçleri yok, ama ruhları var. Ruhları olduğuna göre onların da dinlenmeye, morale, rahatlamaya ihtiyacı var.

Bu düşünceyle biz de kalktık, gittik termal tatil köyüne.

Müessese mütedeyyin, idare disiplinli; çevre ise, gül gülistan.

oluk çocuk; gençler, genç kalanlar ortalıkta cıvıl, cıvıl.

Birçok mutlu aile tablosuyla karşılaşmak, bununla mutlanmak her zaman mümkün burada.

Hele, körpelerin ağzından çıkan "Babaa" sesini işitmek var ya...

"Ah hayat hep böyle olsa" diyeceği geliyor insanın, ama ne mümkün!

Gelgelelim şu dünya zıtlıkların panayırı, sergisi; güzel çirkin, hepsi Allah vergisi.

Her şey güzel, her şey hoş ama...

Beden rahat eder de ruh rahat etmez mi Veyahut ruha rahat ettirmek gerekmez mi

Esasen bedenden önce ruha rahat ettirmeli ki "rahatı" hissetsin; neticeden memnun olsun, haz duysun.

Peki rahat ettiremiyorsak bu, mefhûm-ı muhâlifiyle, ruhu rahatsız ediyoruz ya da şartlar rahatsız ediyor demek değil mi

İnsanların, Allah'ın Şâfî ism-i şerifi hürmetine şifa bulmaya, dolayısıyla, bir parça istirahat etmeye gittikleri yerlerde bile haddi aşmak, sanki normal hâl olmuş.

Erkeklere göre, kadınların; kadınlara göre de erkeklerin durumu, "saldım çayıra..."

Mütedeyyin, tam tesettürlü saygın aileler çoğunlukta olmakla beraber; bazı kimseler hânesinden çıkınca, çok şeylerden çıkmışlar.

İşte bu noktada, "Herkesin günahı da sevabı da kendisine" demek yetmiyor.

Maalesef his, heves, özenti anormallikleri normalleştiriyor; ardından da, birinden diğerine kolayca bulaşabiliyor bu anlayış biçimi.

Bir anekdot:

Saygıdeğer bir ağabeyimiz, talebelik zamanında, birlikte kaldıkları ve kadın terzisinde çalışan ev arkadaşına, şefkatle; "Kardeşim! Kadınlara bakma; haramdır, günahtır" demiş. Aldığı cevap, son derece manidar: