Bu savaş İslâm'a karşı

Dilimize pelesenk ettiğimiz, ısrarla vurguladığımız günümüzde iyice belirginleşen bu savaş İslâm'adır. Emperyalizm Siyonizm'i, Siyonizm emperyalizmi birer araç olarak kullanıyorlar. Bir yanıyla da birbirlerini tamamlıyorlar. Dünyayı kasıp kavuran bu tek yanlı güç savaşının altında da kalan Müslümanlar. Müslümanlar ise kendilerine ait olmayan bir dünyanın peşindedirler. Kendilerini şu an için koruma adına yaptıkları ise onlara hizmetten başka bir şey değildir.

Osmanlı Devleti'nin yıkılışı, halkların dağılışı, bölünüşüyle güç yitirmişlerdir. Güç, birliktelikten doğar ve oluşur. Canlarını koruma pahasına yapılanların bir süreliğine geçerliği olabilir. Bu, bir süre ise çok hızla geçiyor.

Orta Doğu'ya yerleştirilen ve yerleşen Siyon emperyalizm iş birliği dünyanın bir çıbanı. Bu, öyle bir çıban değil, kanser gibi saran, sardıkça derinleşen bir illet. Bu da kendini Müslüman bilen dünyanın egemen rengine bürünenlerin katkılarıyla oluyor.

Akıl bir nimet, aklı akıllı yönetmek bir başka nimet. Gönlün ve ruhun akılla birlikteliği insanı daha güçlü kılar. Biz biliriz ki "Müslüman, garip gelmiş garip gidecek". Gariplik acziyet değildir. Gariplik teslim oluş, köle oluş değildir. Hele hele dünyalıkları için kapılış hiç değildir. İnsanı açız bırakan, sefalete düşüren, köle ruhluluktur. Küresel emperyalizmin elinde bir oyuncak oluştur. Onlara teslim oluştur, onlar gibi yaşayıştır.

Zamana renk veren, onurlu yaşayan, çabalayan, cehdeden sahih saf Müslümanlardır. Onların varlıklarının her zaman için mânâ âleminde karşılığı vardır. Bu karşılık asla silinmez ve yok olmaz. Direnen, çaba gösteren, kendi olan ve olduran sahih Müslümanlar ile başarılar gelir.

Bu yoğun karanlık da elbette bir gün geçer.

İnsanlar, olumlu ya da olumsuz yaptıklarının bedelini öder. Kimi onurlarıyla, kimi de alçaklıklarıyla, ihanet ve sefaletleriyle.

İnsana sahip çıkmayan, onun onurunu korumayan, korunmayı ve sahiplenmeyi beklemesin. Yapıp edilenler bir gün elbette karşılık bulur.

Parça, küçük Müslüman toplulukların devletçikleri birbirinin kardeşi önünde sonunda tamamlayıcısıdır. Hepsi insanlarda olduğu gibi birbirlerinden sorumludurlar. Bugün Filistin'i, Yemen'i, direnen gerçekleri yalnız bırakanlar yarın gene yalnız kalacaklar. Hiçbir zaman emperyalizm kendinden tam anlamıyla dönüşmeyen, onlar gibi olmayanları kabul etmiyor. İstenildiği kadar onların akışlarına kapılsınlar, sularında yüzsünler, ılımlı olsunlar, ruhlarındaki en ince ayrıntılarını yok edinceye kadar savaşırlar.