Samimi, dürüst, feraset sahibi bir Müslüman içtimâi ve siyasi ölçülerini Kur'an ve Sünnet-i Seniyyeden almalı. Bu çıkarımları kendisi yapamaz. O halde, Kur'ân'a sormalı:

"Eğer bilmiyorsanız ilim sahiplerine sorun."1 diye ilim ehline yönlendirir. İlim ehli kim

"Verrasihune fil ilmiİlimde derinlik sahibi..."2, ayetine göre "müçtehid ve müceddidlerdir." "Muhakkak ki Allah, bu ümmete her yüz sene başında dinini yenileyen bir müceddid gönderir."3 hadisi de onlara işaret eder. Zamanımızın müçtehid ve müceddidi kimdir "Risale-i Nur, bu zamanın müceddididir."4 Risale-i Nur sadece iman dersi değil, içtimai ders de verir.5 Özellikle Eski Said Dönem Eserleri, Lâhikalar, bu zamandaki içtimai, siyasi "ölçülerini" ortaya koyar. Birkaçı şöyledir:

İnsanlığı mahveden, istibdadat, tek adam ve müstebit zümre yönetimi asla desteklenemez: "İstibdat, zulüm ve tahakkümdür."6 "İstibdat ne şekilde olursa olsun, meşrûtiyet libası giysin ve ismini taksın; rast gelsem sille vuracağım."7 "Riyaset-i şahsiyenin kat'iyen aleyhindeyim."8 "Tedenninin mühim bir sebebi: Bazı rüesa ile haksız olarak millete fedakârlık iddia eden sahtekâr hamiyetfüruşlar (gayretkeş, hamiyetli görünmeye çalışan) veya velayeti dava eden (evliyalık iddiasında olan) ehliyetsiz bazı müteşeyyihlerdir..."9 "Meşrûtiyet ile sû-i istimâlâtın ekser yolları münsed (setlenmiş, kapalı) olur; istibdatta ise açıktır."10 "Reisleriniz malınızı ceplerine indirip hapsettikleri gibi, akıllarınızı da sizden almışlar veya dimağınızda hapsetmişler."11