Ölçüler

04 Mart 2024 tarihli, "Çelişki değil mi" başlıklı yazımıza bazı kardeşlerimiz, "Nurcular seçimlerde sadece Üstadımızın ölçülerini ortaya koysun. Bir parti veya taraf adı zikretmesin..." mealinde yorum yaptı.

Zaten Yeni Asya 55 yıldır Risale-i Nur tefsirinin içtimai, siyasi ölçü ve stratejilerini neşrediyor! "Parti veya taraf zikretmesin" meselesi Risale-i Nur'la çelişir!

Evet, "Herkesin bir fikri var."1 ve saygıdeğerdir. Ancak, "İnsanın âmâlini (işleri, emelleri, beklentileri ve isteklerini) dağıtan fikr-i infiradî ve tasavvur-u şahsî"2 uyuşukluk sebebidir.

Fikr-i infiradî; kişinin tek başına olma fikri, istişâresiz, kendi hesabına ve kendi için olan ferdi düşünceleri, fikirleri... Tasavvur-u şahsî ise, şahsî düşüncesi, cemaate, şahs-ı maneviye, meşverete önem vermemesi, kabul etmemesi, kendi görüşlerini esas almasıdır. Siyasette de "ferdi ve şahsi" davranamayız; diğer bir ifadeyle mesleksiz olamayız. Zira, "Cemiyete (cemaate) dahil olan, cemiyetin nizamını ihlâl etmemek gerektir."3 hakikatince isteyen, istediği gibi kendi kafasına göre karar veremez. Kur'an ve Sünnet-i Seniyyenin bu zamandaki içtimai, siyasi ölçü ve stratejilerini ortaya koyan Risale-i Nur'a göre hareket etmek mecburiyet ve mükellefiyetindeyiz.

Şu halde, "Kat'i (kesin) bir hüküm (karar) sahibi" olmalıyız. Aksi halde bu, "Sebatsızlığı intaç eder. Bu da mesleksizliği. Bu dahi emniyetsizliği tevlid eder."4 "Mesleksizlik, anarşilik sevilmez."5 Meslek; usûl, tarz, tutulan yol, davranış, doktrin ve sistem, demektir. Tekrar vurgulayalım: