Esmâ-i Hüsna, hukuk ve ekonomi

Bu dünyaya imtihan, olmak, imân etmek, yâni, sonsuz isim ve sıfatlar sahibi yüce "Allah'ın ahlâkıyla ahlâklanmak"1 için gönderildik. Çünkü, "Cenâb-ı Hak insanı bütün esmâsına câmi bir ayna ve bütün rahmetinin hazinelerinin müddeharâtını (birikimlerini) tartacak, tanıyacak cihazata mâlik bir mucize-i kudret ve bütün esmâsının cilvelerinin vaziyetlerinin inceliklerini mizana çekecek âletleri hâvi bir hâlife-i arz suretinde hâlk etmiştir."2

İman derken, yalnızca "İnandım, iman ettim!" taklidi şekli değil, "iman-ı tahkiki" kast edilir. İman-ı tahkikiye kesin bilgi, delil, araştırma ve tefekkür ile ulaşılır. Tahkiki imanın mertebeleri, "ilme'l-yakîn (ilimle kesin bilme), ayne'l-yakîn (gözle görerek kesin bilme), hakka'l-yakîn (bizzat yaşayarak kesin bilme) derecesinde öğrenmektir.

Bir hadiste 99'u sayılan Esmâ-i Hüsnâ'ya layıkıyla iman, öğrenir, anlar, tecellilerini müşahade ederek ilim, teknoloji, hak ve hürriyet, adalet, ekonomide de terakki edilir ve her şey düzelir. Zira, Esmâ-i Hüsnâ; ilmi, fikri, maddi-manevi ilerlemede itici güçtür. Her bir fen, sosyal, manevi ilim bir Esmaya dayanır. Şöyle ki:

Hak, hürriyet, hukuk, adalet: Hak, Âdîl, Hakem, Mürid, Fail-i Muhtar. Sevgi, dayanışma, şefkat, yardım, kaynaşma: Habib, Vedud, Rahman, Rahim, Hafîz (her şeyi koruyucu olan.), Kerîm, Raûf. Eğitim, terbiye ve yönetim: Alim, Rab, Rahim, Mucib, Lâtıf. Matematik, fizik, kimya: Mukaddir, Hakim. Tıp Şâfi', Kâfi, Muâfi. Temizlik, hijyen: Kuddüs, Mutahhir. Ekonomi: Rezzak, Muktesıt ("Her işi birbirine uygun yapan.") Sanat, estetik: Sani', Hakim, Cemil. İletişim: Habîr. Barış, emniyet, güven: Selâm, Mü'min, Müheymin, Vekil, Kefil. Müsamaha, hoşgörü, af: Halîm, Afüv, Tevvab, Geffar, Settar, Sabûr, gibi İlâahir...