Ahirzamanın yangınından kurtaracaklarımız

Güya kendini hak ve hürriyete adadı, yazık, uyguladı şiddetli istibdadı; kâğıt üstünde kaldı hakikatin adı!

"Kediler nankör!" dediler; oysa "Ya Rahîm, ya Rahîm!" diye Mün'im-i Hakikî'yi zikredip taamı yediler!

Soru çalmak hırsızlıktır! Mülâkatlarla liyakatleri çalmak; enflasyon, vergi kaçırmak; hırsızlara göz yummak da "nitelikli hırsızlıktır!"

Kurtulursak eğer menfaatçi siyasetçilerden, müstebit idarecilerden, sahte doktorlardan, yarım hocalardan, çakma şeyhlerden, hacılardan; kurtuluruz sancılardan, ağrılardan, acılardan!..

İlmiyle âmil olmayan müstebit sû-i âlim, zır echel'dir hem de katmerli zâlim!..

"Ekonomi iyidir, hem emekli hem dar gelirli rahattır!" diyor yandaş, ne alâk, ne alâka!

Zındıka şüphe vurdu, bayıldım; Risale-i Nur sille-i delil vurdu, vallahi bayıldım; ayıldım!

Hayâ kuraklığı var, âr yağmıyor, mâ yağmıyor, kar yağmıyor, başımıza kâr yağmıyor, nur yağmıyor, kurumuş dimağlar şuur yağmıyor, hazar, yağmıyor, huzur yağmıyor!

İslâm'da aslolan refahtır. İnsanca, Müslümanca yaşamaktır!

Nevâfili hımâr et; sevap fabrikaları, sadaka-i câriyeleri imar et; hayvanatı tımar et!

Tâc'ın önünde iki büklüm eğilip büzülüp zillete düşeceğine, açın önünde eğil ve baştacı ol!

Derin sosyal, ahlâkî tesirleri olan enflasyon; işimizi, aşımızı, ekmeğimizi, değerlerimizi ve başımızı yemeye devam ediyor! Her gün soframızdan çalıp çalıp kudretli kudûretlilere veriyor!