Öğretmenlik gönle girme zihni inşa sanatı

Ali Erkan Kavaklı

Eğitim duygusaldır, gönlünü fethettiğimiz öğrencinin zihnini daha kolay fethederiz.

Öğretmen bilgili, erdemli, şefkatli ve fedakâr olmalı.

Öğrenciler, öğretmenlerini severler ve sayar, her konuda örnek alırlar. Kendileriyle ilgilenildiği ölçüde gönüllerini öğretmene açar, sevildikleri ve ilgilenildikleri oranda öğretmene değer verirler.

Peygamberimiz (sav), ben sadece öğretmen olarak gönderildim, buyurur.

Peygamberlik yaptığı kısa zaman diliminde bir kıta dolusu insanın gönlüne girdi, onları eğitti; kötü insanları iyi insana dönüştürdü.

Bilgiyi önemsedi, kutsal kitabımız Kur'an'ı yaşadı, okudu, anlattı ve ezberletti.

İlim çağı başlattı. Okul, kitap, okuma kültürü olmayan bir topluma öğretmen oldu, okudu ve okuttu.

Şikâyet etmedi, sorunlara çözüm üretti.

Çarşı, pazar, panayır, Kâbe ve sokaklardan öğrenci topladı.

İnandı ve inandırdı, kısa sürede yepyeni ve örnek bir toplum inşa etti.

İnsanlara değer verdi, onlarla ilgilendi, onları ikna etti.

Anlattığı hakikatler, bizi yaratan merhametli yaratıcımızı tanıttı, ölümden sonra daha güzel bir hayatın bizi beklediğini müjdeledi.

"Müjdeleyiniz, nefret ettirmeyiniz! Kolaylaştırınız, zorlaştırmayınız!" buyurdu.

Eğitim sistemimiz Batılıları örnek alır. Eğitim Fakülteleri, En Sevilen Öğretmen Hz. Muhammed (sav) Aleyhisselamı, ben sadece öğretmen olarak gönderildim, buyurmasına rağmen görmezden geliyor.

Batılı eğitimciler, kendi ülkelerini kalkındıracak kaliteli insanlar yetiştiriyor.

Biz İslam medeniyetinin varisleriyiz. İnsan anlayışımız ve medeniyet değerlerimiz farklı. Medeniyet değerlerimizi önceleyen, başka medeniyetlerin değerlerini inceleyen ve irdeleyen bir eğitim anlayışı geliştirmeliyiz.

Becerikli, zeki, ahlaklı, erdemli, merhametli evlatlar yetiştirmek için öncelikle Hz. Muhammed'in (sav) eğitim anlayışı ve eğitim modelini örnek almalıyız.

İnsanların hayırlısı insanlara faydalı olandır, buyurur.

İyi insan yetiştirmeyi gaye edinmeliyiz.

"Seni yaratan Rabbinin adıyla oku!" buyuran kitaba inanıyoruz.

Okuma, öğrenme, düşünme, yeni ve faydalı şeyler tasarlamayı ibadet saymalıyız.

"İnanıyorsanız üstün olmalısınız." buyurur kitap.

Öğrencilerimizi gelişmiş ülke insanları ile yarışacak bir ruhla yetiştirmeli, üstün ve erdemli insanlar olmaları için var gücümüzle çalışmalıyız.

"İnsan için sadece çalıştığının karşılığı vardır." buyurur Kur'an.

Çalışmayı ibadet saymalıyız.

Allah çalışana verir; Hans, Abraham, Yakop ve Josef'e veren; Hasan, İbrahim, Yakup ve Yusuf'a da verir.

İlim, teknoloji ve ahlak yarışında en önde olmak için yarışmalıyız.

Öğrencilerimizin asil duygularına seslenmeliyiz, demeliyiz ki:

"Sen de geçebilirsin anadan, yardan, serden;

Senin de destanını okuyalım ezberden!

Haberin yok gibidir taşıdığın değerden!

Elde sensin, dilde sen, gönüldesin, baştasın!

Fatih'in İstanbul'u fethettiği yaştasın!"

Atalarımız tarih boyunca büyük insanlar yetiştirmiş, büyük fetihler gerçekleştirmiş, büyük medeniyetler kurmuşlar!